AA_YcwIO.jpg

Ak Parti Gaziantep'te günün şoku Bekir hocadan geldi.



1 Ocak 2019 Salı
Gaziantep

31 Mart 2019'da yapılacak olan yerel seçimlerinde Şehitkamil Belediye Başkan adayı olmak için AKP il Başkanlığına müracaatını yapan eski Oğuzeli Belediye Başkanı Bekir Öztekin ani bir kararla adaylık başvurusunu geri çekti ve şok bir kararla partisinden de istifa etti. İstifasını ve gerekçesini noter kanalıyla İl Başkanlığına gönderdi.

OĞUZELİ BELEDİYE BAŞKANI İDİ

Bir dönem Şehitkamil Belediye Başkan yardımcılığı görevini yürüten ve daha sonra AKP'den Oğuzeli'ne Belediye Başkanı Seçilen Bekir Öztekin, 31 mart seçimleri için aday adayı olmuştu.

AK PARTİ’Yİ VE BAZI İSİMLERİ AĞIR ŞEKİLDE ELEŞTİRMİŞTİ

Şehitkamil Belediye Başkanlığı Aday Adaylığını açıklarken, AKP il Başkanlığı önünde bir açıklama yapan Öztekin, partisini ve bazı isimleri ağır şekilde eleştirmişti. Bu eleştirileri geniş bir şekilde Gaziantep’te sadece gazetemiz haberleştirmişti.

İşte o haber:

Bu eletirileri yapan ne bir CHP’li, ne bir MHP’li, ne İyi Partili, ne de HDP’li. Bu sözleri söyleyen 5 yıl Şehitkamil Belediye Başkan Yarımcılığı yapan, 5 yıl ise Oğuzeli Belediye Başkanlığı yapan Bekir Öztekin’e ait. Geçtiğimiz günlerde yerel seçimler için Ak Parti’den Şehitkamil Belediye Başkanlığı için adaylık başvurusu yapan Öztekin, kalabalık bir grup partili ile il başkanlığı önünde açıklama yaptı. Öztekin, şehrin sorunlarını, şehrin yaşadığı problemleri açık yüreklilikle söyledi. Öztekin’in sözlerini değiştirmeden, çarpıtmadan kendi sözleriyle yayınlıyoruz.

Bu açıklamayı da bu kadar geniş kapsamlı olarak, gazetemizin dışında hiçbir basın organında bulamayacağınızı düşünüyoruz. İşte o sözler:

‘’Gaziantep’te dolaşan adam yok diyenlere bu sözü iade ediyorum. Bu memlekette, o kadar elini taşın altına koyacak adam var ki. Hatta gövdesini taşın altına koyacak adamlar var. Bu adamlar şu an burada da mevcut. O nedenle biz bu memleketin hizmetine talibiz.

Bu memleket, birilerinin ifadesi ile marka şehir. Bende şunu ifade etmek istiyorum. Bu memleket marka şehir değil. Bu memleketin yüzde altmış yetmişi Afrika, yüzde 30 ise yarı Avrupa’dır. Biz Gaziantep marka şehirdir sözünün altını doldurup, gecekonduları bitirip, bu memleketi gerçek manada marka şehir yapacağız inşallah. Bu işi sizlerle, milletimizle beraber el ele, omuz omuza, gönül gönüle vererek yapacağız.’’

BİZLER ŞOVMENLİKTEN, ŞOVDAN,
REKLAMDAN, YALANDAN USANDIK

‘’Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Rahmetli Necip Fazıl’ın bu ifadesi ile laf yalama oldu. Biz şovmenlikten, şovdan, reklamdan, yalandan usandık. Biz iş, icraat istiyoruz. Bu milletin aşını, bu milletin güvenliğini, bu milletin huzurunu sağlamak istiyoruz. Biz bu memlekette milletimizle omuz omuza çalışmak istiyoruz. Bizler, müslüman bir memleketiz. Biz Allah'a inanan, biz peygambere inanan, biz Kuran'ı Kitap olarak kabul edip, onun sözünden başka söz tanımayan bir milletiz. Öyleyse Allah’ın Kuran-ı Kerim de  emaneti ehline tevli ediniz buyuruyor. Onun için emanet ehline tevli edilmelidir. Emanet ehline tevlit edilmelidir ki, emanete haklı hakkıyla sahip çıkılsın. Sevgili dostlarım, yüce peygamberimiz emaneti ehline tevli etmezseniz, kıyameti bekleyiniz buyuruyor.

Biz inanç noktasında 1 bin 500 yıldan beri inanç noktasında memleketler fethetmiş, devletler fethetmiş, 600 yıl Osmanlı'da Osmanlı'dan önce diğer devletlerle adaleti hükümran kılmışız.’’

KANUNLARLA ZULMEDEBİLİRSİNİZ,
AMA HUKUK İLE KİMSEYE ZULÜM EDEMEZSİNİZ

‘’Adaletin olmadığı hiçbir yerde huzur bulamazsınız, güven bulamazsınız, emniyet bulamazsınız. Adalet ve hukuk, üstünler için değil, adalet herkes içindir. Bizler, kanun devleti, hukuk devleti istiyoruz. Kanunla istediğinizi yapabilirsiniz ama hukuk ile kimseye zulüm edemezsiniz, haksızlık yapamazsınız. Biz her zaman şunu söylüyoruz. Küçük adamlarla, büyük işler başarılamaz. Bu memlekette, küçük adamlarla büyük işler başarma şansımız yoktur. Bu memlekette, birileri bir zamanlar birilerinin eteğine yapışarak, birilerinin gölgesine sığınarak bir yerleri almış olabilirler. Bazı kürsüleri yerleri gasp etmiş olabilirler. Aynı kişiler, o gün birilerinin koltuğuna, hain olanların koltuğuna sığınanlar,  o gün onların gölgesinde bu milletin emanetini aldılar. Bugün de aynı yöntemle takviye yapıp, karşıya sanki düşman gibi gözükenler, bugün de aynı koltuklarına muhafaza edip, bu milletin kanını sömürmeye, bu milletin canını sömürmeye, bu milleti gecekondulara mahkûm edip, makarnaya, kömüre mahkûm etmek istiyorlar. Bu millettin makarnaya değil, dürüst insanların yönetimine ihtiyaç vardır.’’

SAVAŞACAKSAK BERABER SAVAŞALIM,
ÖLECEKSEK BERABER ÖLELİM

‘’Bizler, yarın bu milletin adam gibi yaşamasını istiyoruz. Millet aç kalacaksa beraber aç kalalım. Öleceksek beraber ölelim. Kurtuluş Savaşı'nda olduğu gibi beraber çekirdek, ekmek kırıntısı yiyelim. Şehit olacaksak, beraber şehit olalım. Ama bu memleketin nimetleri de varsa, bu nimetleri adil ölçülerde paylaşacağız. Bunu yapmak gayret ister, inanç ister, yürek ister, ideal ister, aşk ister, şevk ister. Birileri, cumhurbaşkanımızın, genel başkanımızın arkasına sığınıp, onun rüzgârı ile bu memlekete hizmet ediyorum diyenler, kusura bakmasınlar. Biraz da kendi rüzgârlarını estirsinler. Onun arkasına sığınmak, ona yük olmak değil. Bizler, genel başkanımız, cumhurbaşkanımız ile beraber, milletimizle beraber üretmek, çalışmak istiyoruz. Cumhurbaşkanımız ve partimizin yükünü kaldırıp, bu milletin yükünü sırtlamak istiyoruz. Bu memleketin ham mallığını yapmak istiyoruz. Onun için yüreği olan yüreğiyle çıksın meydana. Birilerinin arkasına sığınarak değil.’’

GECEKONDU DA YAŞAMAK, DAR
YOLLARDA YAŞAMAK BİZLERE YAKIŞMIYOR

‘’Ben, 5 yıl Şehitkâmil’de başkan yardımcılığı ve başkanvekilliği görevi yaptım. Yakışıyor mu bu gecekondular bize? Yakışıyor mu kötü yaşam bize? Yakışıyor mu dar yollar bize? Aziz kardeşlerim bunun için biz hizmete talibiz. Eğer engel olunmazsa, ortalığı yakar gideriz. Bir belediye başkanı, yaptığı yer kadar da yıkması lazım. Bir belediye başkanı yıkamıyorsa, yıkmıyorsa, o zaman problem var demektir. Biz buraya kötüleri yıkmak için, iyileri yapmaya geliyoruz. Değerli arkadaşlar, adam yok, kimse yok diyenlere üzülüyorum. Partimiz tercih yapabilir. 10 tane aday olur birini tercih eder. Ben buna saygı duyarım. Ama birileri çıkar, efendim adam yoktur derse, ben de 9 tane adamı ne yaptın derim. Böyle particilik olur mu? böyle dava adamlığı olur mu? İnsanları küçümsemeyeceksin. Allah buyurmuyor mu yeryüzünde kibirlenerek, gururlanarak, böbürlenerek yürümeyin diye? Hangi inanç, hangi anlayış? Sen de yönünü çevirip, götürüyor millete Fildişi kulelerinden bakıyorsun.’’

AHLAK DİBE VURDU,
EKONOMİ DİBE VURDU

‘’Aziz kardeşlerim, biz bir peygamber ümmetiyiz. Ne dedi peygamber efendimiz? Ben de kurutulmuş et yiyen bir hanımım oğluyum dedi. Onun için, biz hizmete talibiz. Yeri geldiğinde, bu millet yürü dediğinde, Necip Fazıl'ın dediği gibi kim var dediğinde sağına soluna bakmadan, ben varım diyen nesil istiyoruz. İşte biz de diyoruz ki, sağımıza solumuza bakmadan, biz varız diyorum. Onun için yeniden memleketi, yeniden Şehitkamil’i, yeniden bu milleti ayağa kaldırmak için göreve talibiz. Ahlak dibe vurdu. Ekonomi dibe vurdu. Ahlak dibe vurursa, ekonomide dibe vurur. Onun için yeniden ahlakı ayağa kaldırmamız lazım. Yeniden inancı ayağa kaldırmamız lazım. Onun için birlik, beraberlik içinde yeniden şahlanmamız lazım.

NAMUSSUZLARA KARŞI BU YOLA ÇIKIYORUZ

‘Değerli arkadaşlar, rahmetli Cemil Meriç'in ifadeleriyle bu memleketi bölmeden, bu memleketi kutuplaştırmadan, bu memleketi şu veya bu şekilde bölmek, şu veya bu diyerek ayrıştırmak, asla ve asla bizim şiarımız olamaz. Bu memlekette, 81 milyonun tamamı kürdüyle, arabıyla, Türkiyle, çerkeziyle, alevisiyle, sünnisiyle, köylüsüyle, şehirlisiyle, beyazıyla, siyahıyla hepsi bizim kardeşimizdir. Hepsini bağrımıza basıyoruz, hepsini kucaklıyoruz. Onun için kimseyi küçük görmeden, kimseyi ayrıma tabi tutmayacağız. Allah buyurmuyor mu? Biz sizi, bir dişi bir erkekten yarattık. Biz sizi kabileler ile böldük. Birbirinizden tanışasınız diye. Allah'ın nezdinde Allah'ın yanında hürmete layık olanlar, takvaca en üstün olandır demiyor mu? Onun için biz insanımızı, biz çiftçimizi biz köylümüzü, biz gecekondu da oturan, varoşlar da oturan gariban vatandaşımızı asla küçümsemeyiz. Biz, nasırlaşan elleri sıkıp, daha sonra mendili çıkarıp silmeyiz. Biz, nasırlaşmış elleri öper, başımızın üzerine koyarız. O nedenle bugün Şehitkamil belediye başkan adaylığımızı açıklıyoruz. Sözünüz nasılsa kaymağınız öyle çıkar. Yarın şikâyet etmeye hakkınız olmaz. Biz de onun için meydana çıkıyoruz. Adam yoktur diyenlere hodri meydan diyerek işte adam burada diyoruz. Rahmetli Cemil Meriç, bu memlekette sağcı solcu yoktur. Bu memlekette, namuslular ve namussuzlar vardır diyor. Namussuzlara karşı namussuzların yanında olmak için, namussuzların karşısında olmak için bu yola çıkıyoruz. Nasılsanız öyle idare olunursunuz. Eğer siz iyiseniz, adilseniz, sizi idare edecek olanlar da iyi ve adil olur. Ama siz, gelene ağam, gidene paşam derseniz böyle olmaz.’’

ALLAH, MİLLETİN HAKKINI YEMEYİ NASİP ETMESİN

‘’Yok arkadaş. Doğruya doğru, yanlışa yanlış, iyiye iyi, kötüye kötü, güzele güzel, adaletliye adaletli, adaletsize adaletsiz diyeceksiniz. Onun için biz hukuku ve hukuk devletini savunuyoruz. İnşallah Şehit kamil’e adaylığımız Şehitkamil ilçemize, Gaziantepimize, ülkemize ve islam alemine hayırlı olmasını diliyoruz. Allah bize, hayırlı hizmetler yapmayı nasip eylesin diyoruz. Rabbimiz, ayaklarımızı kaydırmasın, rabbim gözümüzü başka taraflara kaydırmasın. Bu milletin hakkını yemeyi nasip etmesin. Bu milletin hakkını yemeye gelenlere, bu milletin hakkını gasp etmeye gelenlere, bu milletin ekonomisini bozmaya gelenlere de Allah fırsat vermesin diyoruz.’’

 

 

 

 

 






Yorumlar
Haberle ilgili henüz yorum yapılmamıştır.

Yorum yaz
600

Üye Ol


Cinsiyet :
Bay
Bayan





Üye Girişi