AA_Bk385.jpg

Gazetemiz imtiyaz sahibi Mehmet Bozkurt, geçtiğimiz günlerde ‘’Gastronomi kentine ne kadar hazırız’’ başlıklı bir yazı kaleme almış, o yazı da Gaziantep’te yeme-içme fiyatları yüksek olduğunu ve bu şekilde gastronomi ve turizm şehri olamayacağımıza dikkat çekmişti. Gaziantep Odalar Birliği Başkanı Ömer Küsbeoğlu, pahalı şehir imajından kurtulmak için tarım müdürlüğü, oda, borsa ve birlik olarak çalışmaya başladıklarını ifade etti.



14 Mayıs 2019 Salı
Gaziantep

BOZKURT’UN KALEME ALDIĞI YAZI ŞÖYLEYDİ

Gazetemiz imtiyaz sahibi Mehmet Bozkurt’un geçtiğimiz günlerde konu hakkında kaleme aldığı yazısında şu ifadelere yer vermişti:

Son yıllarda büyükşehir belediye başkanı  Fatma Şahin önderliğinde Gaziantep’in turizm ve gastronomi şehri yapılması için ciddi çalışmalar yapılıyor.

Hatta geçtiğimiz yıl uluslararası gastronomi festivali yapıldı.

Gaziantep’in dünyaya tanıtılması amaçlandı.

Aslında artık dünya değişiyor, hizmet sektörü gelişme gösteriyor.

Biz de Gaziantep olarak turizm ve gastronomiden gereken payı almamız gerekiyor.

Ancak, biz şehir olarak henüz turizm ve gastronomi şehri olamadığımızı düşünüyorum.

Çünkü, hijyen açısından tam hazır değiliz.

Yeme ve içme fiyatlarımız yüksek.

İstanbul ve diğer turizm şehirlerinde deniz kenarında 2 liraya satılan bir bardak çay, biz de 5 liraya, 10 liraya satılabiliyor.

3-4 kişilik bir misafiriniz olduğuna bir kebapçıya, restorana götürdüğünüz zaman 250-300 lira hesap ödemek zorunda kalabiliyorsunuz.

Hal böyle olunca şehrimize bakış açısı değişebiliyor.

Kimse kusura bakmasın bu fiyatlar ile turistleri şehrimize çekemeyiz.

O nedenle, şehir olarak, esnaf olarak, turizmci olarak bakış açımızı değiştirmeliyiz.

Şehir dışından gelen bir turistin bir daha şehrimize gelmesi için hem hijyen açısından, hem kalite açısından, hem müşteri memnuniyeti açısından, hem de uygun fiyat politikası uygulamak zorundayız.

Bu söylediklerimi şehir olarak yaparsak turist sayımız artar ve şehrimizde canlılık olur.

Şehrimizde canlılık ve para olursa bu şehirde yaşayan insanlar, esnaflar, kısacası tüm kesimler para kazanır.

Bu yönde yoğun gayret gösteren bir belediye başkanı bulmuşken, bizler de şehir olarak bu çabalara ve gayretlere uygun hareket etmeli ve Gaziantep’i bir turizm ve gastronomi şehri yapmalıyız.

Yok aksini yaparsak, kaybeden bizler oluruz.

KÜSBEOĞLU HAREKETE GEÇİLDİĞİNİ SÖYLEDİ

Gazetemizde ve internet sitemizde yayınlanan yazının üzerinden yaklaşık bir hafta geçmesinin ardından Gaziantep Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği Başkanı Ömer Küsbeoğlu Gaziantep27’den Meral KINACILAR’a konuştu.

Gazetede bugün ‘’Pahalılık için harekete geçildi’’ başlığıyla çıkan haber şöyle:

Vali Davut Gül başkanlığında yapılan toplantıda uzun süredir gündemin ilk sırasında yer alan pahalı şehir konusunun masaya yatırıldığı öğrenildi. Gaziantep Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği Başkanı Ömer Küsbeoğlu, pahalı şehir imajından kurtulmak için tarım müdürlüğü, oda, borsa ve birlik olarak çalışmaya başladıklarını belirterek, “Fiyat kontrolünü dengelememiz lazım. 25 liraya da baklava var, 85 liraya da var. Ben 16 liraya beyrana tarife vermişim 16 liraya satan da var, 22’ye satan da. Hepimize görev verildi, hepimizde çalışıyoruz. Gaziantep’in pahalı değil, bilakis ucuz bir şehir olduğunu kanıtlayacağız” dedi.

DENGEYİ SAĞLAMAMIZ GEREKİYOR

Tarife konusunun önemli olduğunu, bu konuda Ticaret Odasıyla bir araya oturup dengeyi sağlamak gerektiğini belirten Ömer Küsbeoğlu, “Bir yerde baklava 25 lira, bir yerde 85 lira. İkisi de Gaziantep baklavası. Biz önce  25 liraya satılan baklavayı Gaziantep baklavası olarak sattırmamalıyız. Sıkıntı burada. Ben 16 liraya beyrana tarife vermişim, 16 liraya satan da var, 20’ye hatta  22’ye satanda var. Şimdi adam 22 liralık yerde yiyor pahalı diyor. 22 liraya satan benim üyem değil ticaret odasının üyesi. Ticaret odasıyla bir araya oturup dengeyi sağlamamız gerekiyor. Adam 25 liralık baklavayı alıp gidiyor yediği zaman bu mu Gaziantep baklavası diyor. Tarifesiz çalıştırmamamız lazım. 25 liraya baklava satanın tarifesine bakacağız, bunun gıda kodeksine bakacağız, uygun mu? Gaziantep kelimesini o baklava kutusunun üzerine yazdırmamamız lazım” diye konuştu.  

EN UCUZ EKMEĞİ GAZİANTEP SATIYOR

Biz gerçekten aslında esnaf olsun, sanayici olsun, üretici olsun tüketici olsun, kaliteyi bir kere kontrol edeceğiz, kaliteye önem göstereceğiz, hijyene önem göstereceğiz. Mesela ekmek pahalı dediler. En ucuz ekmeği Gaziantep satıyor. Francanın kilosu 5, pidenin kilosu 6.25 lira. Burada da bir dengesizlik var. Un pahalandı. 105 liraya un almaya başladıklarında biz pide fırınlarına 6.25 lira fiyat verdik. Francalaya geldiğimizde bakanlık 5 liranın üstünde benim görüşümü alacaksınız dedi, burada adaletsizlik oluyor. Francalanın kilosu 5 lira. Maliyeti 6 lira. Adamlar zor durumdalar. Sıkıntı üreticide de, tüketicide de var. Biz kaliteyi, hijyeni takip etmiyoruz, fiyatı takip etmiyoruz. Ekmekçiye gidiyoruz bana 1 kilo ekmek ver diyene rastlamadım. 5-6 tane ekmek verin diyoruz. Oysa tarifede yazıyor 1 kilo ekmek 6.25 lira. Ekmeği tartırarak alın. Ama tüketici olarak biz bunu uygulamıyoruz” dedi.

HEPSİNE EL ATILMALI

Stokçu ve fırsatçı furyasının ortalıkta cirit attığını belirten Küsbeoğlu şöyle konuştu:”Stokçu ve fırsatçılara bir kere meydan vermeyeceğiz. Alırken, satarken, yaparken, imal ederken dikkat edeceğiz Hepsini kontrol edeceğiz alıcı da, tüketici de, üretici de fiyatından tut, hijyeninden tut kalitesine göre kontrol etmeliyiz. Şikayetimiz varsa şikayet etmeliyiz, şikayet etmiyorsak ikazımızı yapmalıyız. Vatandaş olarak hepimizede görev düşüyor. Fırsatçılara, stokçulara meydan vermeden, üreticiden tüketiciye gidene kadarda bize düşen görev neyse yapmamız gerekiyor. Meyve sebze tavan yapıyor, bunu kim yapıyor stokçu ile fırsatçılar yapıyor. Ne belediye, ne biz, ne hükümet yapıyor. Adam 1 liraya domates satıyor manava gelene kadar 7-8 lira oluyor. Böyle bir şey var mı? Bunların hepsine el atılması lazım. Üreticiden tüketiciye kadar aradaki ne varsa hepimiz buna dikkat ederek gerekli ihtimamı göstermeliyiz.”

ÇALIŞMALARA BAŞLADIK

Fiyat kontrolünün dengelenmesi gerektiğini, bunun için kontrol ve denetimin önemli olduğunu dile getiren Küsbeoğlu ,”Fiyat kontrolü, kalite kontrolü, gıda kodeksine uygunluğuna bakılmalı. Fiyat kontrolünü dengelememiz lazım. Bizde bir fiyat, ticaret odasında bir fiyat değil. Oturacağız hem kalite kontrolünü gözetlemiş olacağız, denetlemiş olacağız hem fiyat kontrolünü dengeye getirmiş olacağız. 1 Mayıs’ta Valimizin yapmış olduğu toplantıda kalite, fiyat kontrollerinin yapılması, hijyene dikkat edilmesi stokçulara ve fırsatçılara meydan verilmemesi üzerinde konuşuldu. Çalışmalara başladık. Dosyalarımızı hazırladık, gerekirse ilgili bakanlıklara gideceğiz. Fiyat kontrolünden hijyene, kalite kontrolünden tescile bunların tamamını biraraya getirerek gerekiyorsa işyerlerine flamalı, bayraklı işaretler vereceğizki, herkes buna yönlensin diye. Valimiz, büyükşehir belediye başkanımızla gerekirse ilgili bakanlıklara gideceğiz. Hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. Ticaret Odası, Sanayi Odası, borsa, tarım müdürlüğü  hepimize de görev verildi, hepimizde çalışıyoruz. Fiyatlar pahalıysa denge getireceğiz, hijyen yoksa hijyen getireceğiz, kalite ise kaliteyi artıracağız, sınıflandırma ise sınıflandırma yapacağız. Herkes kendi kafasına göre hareket etmeyecek. Pahalı şehir olmadığımızıı göstereceğiz, o tabuyu yıkacağız, Gaziantep’in bilakis ucuz bir şehir olduğunu kanıtlayacağız” şeklinde konuştu. Meral KINACILAR

 

 

 

 






Yorumlar
Haberle ilgili henüz yorum yapılmamıştır.

Yorum yaz
600

Üye Ol


Cinsiyet :
Bay
Bayan





Üye Girişi