CHP’li Demir’den Fatma Şahin’e çağrı:‘‘Su fiyatlarında indirim yapın’’

CHP Gaziantep Eski İl Başkanı Lütfi Demir, pandemi ile mücadele döneminde yoksul vatandaşların su ve elektrik faturalarında indirim yapılmasını istedi.

Ekonomi ve Gaziantep gündemiyle ilgili açıklamalarda bulunan Demir, şunları söyledi: ‘’Türkiye ekonomisi 18 yıldan beri pamuk ipliğine bağlı bir şekilde devam ediyor. Ve, bugün ekonomi durma noktasına değil, uçuruma yuvarlanma noktasına gelmiştir. Cumhuriyet döneminde kurulan ve bugün satılmayan kurum; kuruluş ve fabrika kalmamıştır. Keşke, bunları bize söyletmeselerdi. Keşke, bizler ülkenin içerisin de bulunduğu sosyal; siyasal ve ekonomik zorlukları dile getirmemiş olsaydık. Üretimin olmadığı yerde tüketim olursa, hiçbir ülkenin ayakta durması mümkün değildir. Ülkenin ekonomik durumunun düzelmesi için muhakkak ve muhakkak üreteceksiniz. Üretmeden asla hiçbir şey yapamazsınız. Kimse kimseyi kandırmasın. Kafamızı deve kuşu gibi kuma gömmemeliyiz. Bugün sanayi de, halıcılar da biraz iyileşme olabilir. Ama diğer işletmelerde sıkıntılar var. Bugün ezilen; dışlanan, hor görülen yoksul vatandaşlar var. Bu insanlar, genel de varoşlarda, kenar semtlerde yaşayan; onurlu bir şekilde ekmeğini taştan çıkarmaya çalışan insanlar. Bu insanlar, fakirleşmekte ve yoksullaşmaktadır.’’

SOSYAL PATLAMADAN ENDİŞELİYİM:

‘’Benim endişe ve korkum var. Türkiye’de iki sınıfın meydana gelmesi halinde, sosyal patlamaya zemin hazırlanmış olacak ki, böyle bir durum geri dönüşü olmayan bir yol olmuş olur. Allah korusun diyorum. Böyle bir temenni etmem. İnşallah yanılırım. Ama, böyle bir risk var maalesef. Bazı ülkelerde iç karışıklıklar çıkıyorsa, bunun nedeni ekonomik zorluklar ve şartlardır. Fakat, bizim maneviyatımız olduğu için, dini inancımız güçlü olduğu için, öyle karışıklıklara izin vermeyiz; vermeyeceğiz. Bir şekilde demokratik ve yasal yollarla mücadeleye devam edeceğiz. Ama, Allah sonumuzu hayır etsin diyorum. Ekonomik gidişat iyi değil.''

SU VE ELEKTRİKTE İNDİRİM YAPILSIN:

‘’Pandemi dönemi, ülkenin ekonomisine ağır darbe vurmuştur. Pandemi sürecinde gerçeği söylemeyenler, Gaziantep’e en büyük ihaneti yapmıştır. Nasıl mı? Kişisel tahminim, gerçekler bir dönem gizlenmiş olabilir. Nedeni ise iç turizm baltalanmasın, sanayi zarar görmesin diye bazı fabrikalarda çıkan vaka sayıları bile açıklanmamıştır, gizlenmiştir. Bunun sonucunda ise şehrimiz bugünlere gelmiştir. Burada yetkililere düşen görev, şu 65 yaşını bıraksınlar da, kenar mahallelere gidip oradaki insanları eğitsinler. Neler yapılması gerektiğini o insanlara anlatsınlar. Oturduğunuz yerde pandemiyi engelleyemezsiniz. Yasaklamalarla da bir yere varamazsınız! Eğiteceksiniz. Eğitim şart. Mülkü amirlerin elinde geniş yetkiler var. Sayın valinin, kaymakamların ve belediye başkanlarının. Yerel gazetelere demeç vermekle bu iş olmaz. Yani bu iş çok ciddi mesele. Hepimizin dikkat ve hassasiyetle çevremizi eğitmemiz gerekir. Maske, mesafe, hijyen ve temizlik. Ha, temizlik derken. Sayın Fatma Şahin. Siz belediye başkanısınız. Hem vatandaştan hijyen ve temizlik bekliyorsunuz. Hem de su fiyatlarını ucuzlatmıyorsunuz. O zaman size bir önerim var. Bu pandemi süreci içerisinde, su ve elektrik parası ödeyemeyen vatandaşların faturalarında indirim yapsınlar. Suyu ucuza versinler. Halktan fedakârlık bekliyorsunuz. Sizde Gaziantep’in bir sevdalısı, yöneticisi, annesi olarak, size öneriyorum. Ucuzlatın suyu. Elektriği de ucuzlatın. Yani siz halktan bir fedakârlık beklerken, sizin de halka karşı bir fedakârlığınızın olması gerekiyor. Böyle hamasi nutuklarla, hamasi açıklamalarla pandemi bitmez. Siz önce görevinizi yapın. Daha sonra halk sizin dediklerinizi yapacaktır. Yoksa sizin söyledikleriniz bir kulaktan girer, diğer kulaktan çıkar. Adamın parası yok ki. Adam geçinemiyor. Asgari ücret, bugün utanç verici bir noktada.

HASTALERDE DURUM İÇ AÇICI DEĞİL:

‘’Ara sıra hastanelere gidip geziyorum. Hastanelerde iğne atsanız yere düşmez. O kadar fazla yoğunluk var. Hangi hastaneye giderseniz gidin, büyük bir tehlike ile karşı karşıyasınız. Hastaneye girdiğinizde hastalık kapmadan çıkamazsınız. Bu hastaneleri kim denetliyor? Hiç uzağa gitmeden bu hastanelerin kapılarına denetçi gönderin. Polisi, emniyet güçlerini gönderin. Oradaki mesafeyi korusunlar. Şehitkâmil Devlet Hastanesi önüne çadır kurmuşlar ama boşa. İçeri girip bir baksınlar. İnsanlar iç içe. Mülkü amirlerin hamasi nutuklar atmak yerine, hastanelerin içerisine girip, oralarda açıklama yapsınlar, demeç versinler.’’

AVRUPA’YI YAKALADIK DİYORLAR…

‘‘Pandemi döneminde, Avrupa’yı yakaladık diyorlar. Hadi canım sizde. Avrupa’daki ülkeler, pandemi sürecinde vatandaşına hem asgari ücret düzeyinde para, hem de her türlü imkânı sağladılar. Biz de ne oldu? Hangi esnafa, hangi vergi mükellefine para verdiler? Pandemi sürecinde hemen herkes mağdur edildi.’’ dedi.

 

 

---