Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, normalleşme sürecinin ardından, bir çalışma başlattı.
‘‘Fıstık gibi’’ sloganıyla başlatılan projeye göre, baklavacılar, lokantacılar, pastaneler ve diğer hizmet sektöründe yer alan işletmelere, müşterilere sağlıklı ve hijyenli şekilde hizmet sunulması amacıyla eğitim verildi.
Daha sonra ise eğitimini tamamlayan personel ve işletmelere, sertifikaları verildi.
Dünyayı kasıp kavuran salgın ile etkili mücadele adına gastronomi şehri olan Gaziantep’te bu çalışmanın yapılması önemli ve güzel bir çalışma.
Burada sıkıntı yok.
Ancak, bu çalışma, sadece yukarıda belirtmiş olduğum sektörlerle sınırlı kalmamalı.
Bu çalışmanın kapsamı genişletilmeli ve bu işe pide fırınları, somun fırınları, kasaplarda dâhil edilmeli.
Çünkü, insanların günlük olarak en fazla tükettiği temel gıda maddesi ekmek.
Ekmeğin yapımında ve üretim koşullarında ciddi hijyen kurallarının uygulanması gerekiyor.
Gastronomi şehrinde ekmeğin kaliteli; lezzetli ve yüksek hijyen ortamında üretilmesi gerekiyor.
Böyle yapılırsa, gastronomi alt yapısında ciddi bir iyileştirme yapılmış olur.
Yok, sadece baklavacılar; lokantalar, pastaneler ile bu iş sonlandırılırsa, bu önemli projenin bir yanı eksik kalmış olur.
Bu nedenle, büyükşehir belediyesi ve başkan Fatma Şahin’den beklentimiz, bu projeye fırınlarında dahil edilmesi ve ciddi bir hijyen eğitimi verilmesidir.
Ayrıca, sertika verilecek fırınların, sıkı bir şekilde denetlenmesi gerekir.
Şöyle ki, ben, bu şehirde yaşayan bir vatandaş olarak, hijyen eğitimi almış ve hijyen kurallarına riayet eden, sertifikası olan bir fırından gidip, gönül rahatlığı ile sağlıklı; lezzetli ve iyi pişirilmiş ekmek almak isterim.
Bu şehirde yaşayan ve bu şehre gelen tüm turistlerin böyle bir hakkının olduğunu düşünüyorum.
Umarım, bu ciddi konu dikkate alınır ve insanların en fazla tükettiği temel besin kaynağı olan ekmek konusunda gereken adımlar atılır.
Yoksa, bu proje, göstermelik bir proje olmaktan öteye gitmez.
Benden söylemesi.
***
Ayrıca, dün bir gıda mühendisi okuyucumuz ile fırınlarda hijyen kuralları üzerine konuştuk.
O mühendis, ‘’Fırında çalışan bir kişi, taktığı eldiveni bir ay boyunca kullanıyor.’’ dedi.
Bu tespit çok önemli ve dikkate alınması gerekir.
Benim evin çevresinde bulunan fırınlara baktığımda ne bone takan; ne ekmek yaparken eldiven takan, ne de maske takan var.
Vatandaşa ekmek veren kişiler bile, insanlarla direk temas kurmasına rağmen maske takmıyor.
Böyle de ciddi sıkıntılar var.
Gaziantep’te virüs vaka sayısı artıyor deniliyor, halk suçlanıyor!
Ama, denetimler yeteri kadar yapılıyor mu, gıda üretimi yapılan yerlerde kurallara uyuluyor mu onu sorgulayan yok!
Böyle de bir gerçek var maalesef.
Konu açılmışken, bu hususu da yetkililerin bilgisine sunayım istedim.
Kalın sağlıcakla.
Haberle ilgili henüz yorum yapılmamıştır.