Geçtiğimiz günlerde Pancarlı Mahallesi’nde bir inşaatın duvarı çöktü.
Çöken duvarın altında kalan iki işçi yaralanırken, çok şükür ölen olmadı.
Bu olayı, yerel medyanın büyük bölümü sadece duvar çöktü haberiyle geçiştirirken, bir bölümü ise işi kişiselleştirme peşine düştü.
Tabi, çöken inşaatın sahibi vekil damadı olunca, medyamız olayı çok sorgulayamadı.
Bende konuyu geçiştirmek yerine, olay üzerine bir şeyler yazmak istedim.
Akkent Camii inşaatında iskelenin çökmesi sonucu İnşaat Mühendisi Korkut Küçükcan’ın hayatını kaybetmesinin üzüntüsü hala hafızalardayken, o olayın üzerine bu olayın yaşanması elbette kentimiz adına üzücü.
Çünkü, teknolojinin ve şartların her geçen gün geliştiği bir dönem de, böyle kazalarını olmaması gerektiğini düşünüyorum.
Bu inşaat, Ak Parti Gaziantep Milletvekili Nejat Koçer’in damadına ait.
Koçer’in damadı aynı zaman da inşaat mühendisi.
Burayı kendisine ofis yaptığı söyleniyor.
İnşaat alanında beton dökümü esnasında böyle bir olumsuzluğun yaşandığı belirtildi.
Yaşanan bu olay ile birlikte inşaatların ne kadar güvenli olduğu ve inşaat yapım aşamasında çok dikkat edilmediği, denetimlerde ise zafiyet olduğu görülmüş oldu.
Konu hakkında bilgi aldığım inşaat mühendisi ve mimarlar, olayın yaşanmasında kalıpçısından şantiye şefine, yapı denetim firmasından ilçe belediyesine kadar herkesin ihmali olduğunu söylediler.
Ayrıca, yine işin uzmanları, imarlı bir bölgede böyle bir olayın yaşanmasının ise daha vahim bir durum olduğunu belirtiyorlar.
Tabi ki, olayın ardından başlatılmış olan soruşturmanın sonucunu ve nasıl bir sonuç çıkacağını beklemeden kimseyi kesin bir şekilde suçlamamız doğru olmaz.
Onun için soruşturma sonucunu beklemek gerek.
Akkent camisi olayının ardından burada da böyle bir hadisenin yaşanması üzücü.
Artık bu kazaların son olmasını, belediyeler ve çevre ve şehircilik il müdürlüğünün inşaat denetimlerini daha ciddi yapması gerekiyor.
Ayrıca inşaat sahalarında çalışan mühendisinden mimarına, mimarından kalıpçısına; betoncusuna ve şantiye şefine kadar herkesin daha dikkatli ve sorumluluk duygusu ile hareket etmesi gerektiğine inanıyorum.
***
Bu olayın ardından İnşaat Mühendisleri Odası Gaziantep Şubesi’nin ve Başkanı Gökhan Çeliktürk’ün hedefe konulmasına çokta bir anlam veremedim.
Çünkü, odanın herhangi bir denetim yetkisi yok!
Yetki ilçe belediyeler ve yukarıda belirttiğim gibi çevre ve şehircilik il müdürlüğünde.
Hal böyleyken işi sadece odaya ve başkanına bağlamak, niye eleştirmedin diye olayı kişiselleştirmek doğru değildi.
Madem bir eleştiri yapılacaksa, belediye ve ilgili kurum da eleştirinin içerisine dâhil edilip öyle yapılması gerekiyordu.
Ama, öyle yapılmadı.
Çünkü, sorumluluğu olan belediyeyi eleştirmek, sorgulamak her gazetecinin cesaret edebileceği bir iş değil.
O nedenle, sadece masum olan kuruluş ve kişiler hedefe koyuluyor.
Bu da üzücü tabi ki.
***
Bu olay üzerine konuşması gereken birisi daha vardı.
Ama...
O kişi de bu konu da sessiz kaldı, olayı geçiştirdi.
CHP’nin Şehitkamil Belediyesi’nde bir meclis üyesi var.
İsmi Hasan Nesanir.
Bu isim aynı zaman da inşaat mühendisi.
Birkaç gün bekledim Şehitkâmil ilçesinde yaşanan olay üzerine Nesanir’de belki konuşur ve konu hakkında kamuoyunu bilgilendirir dedim.
Ama…
Beklediğim gibi olmadı ve medyanın büyük bölümü gibi CHP’li meclis üyesi de olayın üzerine gitmedi…
Bir mühendis olarak kimin kusurlu, kimin kusursuz olduğunu söylemedi.
Bu hususu da kamuoyunun bilgisine sunmak isterim.
Umarım, bu üzücü olay son olur ve bir daha inşaatlarda kaza, ölüm vs. gibi talihsiz olaylar yaşanmaz.
Kalın sağlıcakla.
Haberle ilgili henüz yorum yapılmamıştır.