CHP’LİLERİ NEDEN ELEŞTİRİYORUM?

MEHMET BOZKURT YAZDI.

Son günlerde yerel yönetimler kadar, Gaziantep CHP’yi de eleştiriyorum.

Tabi bu eleştirilerim bir kesim tarafından çok yerinde ve haklı olarak algılanırken, bir kesim tarafından da art niyetli olarak algılanıyor.

O art niyetli olarak algılayanlar ise eleştirelimin hedefinden olanlar, görevlerini iyi yapmayanlar, farklı amaç ve ikballer peşinde koşanlar.

Şimdi gelelim CHP’yi neden eleştirdiğim hususuna.

Ben, bu kentte ve ülkede bir şeyler değişsin istiyorum.

Siyasetin, siyasetçinin ve yöneticilerin farklı filmler çevirmeden, farklı hesaplar yapmadan, kentimize ve ülkemize hizmet etmesini istiyorum.

Kimse fakirin, fukaranın, yetimin, yoksulun, bu kentte yaşayan iki milyonun hakkını yemesin, yanlış yapmasın, herkes iyi niyetli hareket etsin ve hakça bir düzenin olduğu bir ortamda yaşayalım istiyorum.

İktidarda, muhalefette dürüst, samimi, vatan ve milletin sevgisi ile işini yapsın, kimse yanlış işlere kalkışmasın, hep birlikte milletimiz, devletimiz ve ülkemiz için çabalasınlar istiyorum.

Ancak…

Gerek iktidar da, gerekse de muhalefetin içerisinde bulunan bazı isimler, görevini kötüye kullanıyor.

Ne vekil vekilliğini, ne parti yöneticisi yöneticiliğini, ne de meclis üyesi meclis üyeliğini yapıyor.

Öyle olunca da, bende eleştiriyorum.

Ama ben sadece iktidarı değil, muhalefeti de, özellikle de belediye meclislerinde Ak Parti ve MHP ittifakı dışında neredeyse tek parti konumunda olan CHP’lileri de eleştiriyorum.

Bu anlayış ile hareket etmem, yazmam, bazı gerçekleri dillendirmem, eleştirmem birilerinin zoruna gidiyor.

Öyle olunca da bazıları ile anlaşamıyoruz.

Öncelikle yazdıklarımın birilerinin zoruna gitmesi, birilerinin gerçek yüzünü ortaya çıkartması, birilerinin maskesini düşürmesi beni mutlu ediyor.

Çünkü, bu ülkenin ve kentin düzelmesi için, özellikle politikacıların görevini en iyi şekilde yapması, farklı amaç ve ikballer beşine düşmemeleri gerektiğine inanıyorum.

İktidar iktidarlığını, muhalefette muhalefetini en iyi şekilde yapması gerektiğine inanıyorum..

Tabi görevini iyi yapan, samimi olan, iyi niyetli olanlara saygım sonsuz... Onlara sözüm yok.

Ama, görevini yapmayan, Atatürkçü ve halkçı geçinipte kapalı kapılar arkasında film çeviren, kişisel menfaat ve çıkarları peşinde koşan, inanmış ve oy vermiş seçmenlerin güvenini boşa çıkartanlara saygım yoktur ve onlarla mücadelem devam edecektir.

Elimden geldiğince onların yanlışlarını yazacağımın, kamuoyuna aktaracağımın bilinmesini isteyerek, bu yazımı noktalayayım.

Kalın sağlıcakla.

---