KAYYUMLARLA CHP’NİN BAŞARILI OLMA İMKÂNI YOKTUR

Geçtiğimiz günlerde CHP’deki üyeliğinden istifa eden Av. Ömer Kılıç, Gaziantep dâhil Türkiye’de 42 ilde kayyum ile yönetilen Cumhuriyet Halk Partisi’nin başarılı olmasının hayal olduğunu söyledi.

Bilindiği üzere, son olarak CHP genel merkezi Hayri Sucu yönetimindeki il ve ilçe yönetimlerini görevden almış, parti yıllarca Gaziantep’te yönetimsiz kalmıştı. Daha sonra Neşet Uçar yönetiminde geçici bir il yönetimi atanmıştı. Geçici il yönetiminden sonra ilçe yönetimleri atanmış, bazı partililer, partinin kongreye götürülmemesi nedeniyle mahkemeye başvurmuştu.

KILIÇ, İSTİFA ETTİ

Partide bu süreçler yaşanırken, birkaç gün önce Av. Ömer Kılıç, parti üyeliğinden istifa etti. İstifanın ardından gazetemize açıklamalarda bulunan Kılıç, geçici il ve ilçe yönetimlerinin parti tüzüğüne uymadığını söyledi. 

Atanan yönetimlere defalarca tüzüğe uyulması hususunda uyarı yaptığının altını çizen Kılıç, şu açıklamaları yaptı:

* 18 yaşında CHP’ye üye oldum ve bugüne kadar, partimizin her kademesinde yer aldım. Son olarak, 2019 yerel seçimlerinde belediye meclis üyeliğine aday oldum. Daha önce, ilçe başkan yardımcılığı yaptım. İlçe yöneticiliği yaptım. Gençlik kolları başkanlığı yaptım. Ve istifa ettiğim güne kadar, partide eğitmenlik görevi yaptım.

* Yaklaşık 3 yıldan beri, Cumhuriyet Halk Partisi’nin atanmış yönetimleriyle, aramda husumet oldu. Siyasi husumetimin nedeni, parti tüzüğüne uyulmaması idi. Parti tüzüğüne uyulmasına yönelik defalarca uyarı yaptım. Kongrelerin yapılması, parti binasının Pazar günleri kapalı kalmasına karşı ciddi baskılarım oldu.

* Bu uyarıları yaptığım için, partinin atanmış organları, benimle siyasi husumete girdi. Son olarak, Türkiye Barolar Birliği delegeliğine aday oldum ve baro seçimlerine katıldım. Bu adaylığın ardından, partinin atanmış organlarının arkamdan çalıştıklarına şahit oldum. Bana oy verilmemesi noktasında çalışma yaptıklarını gözlemledim. Bu çalışmalar nedeniyle, delege seçilemedim. Bu hareket, sadece bana değil, diğer partili arkadaşlarımıza da yapıldı.

* Ben, siyasetin muhakkak surette, örgüt ve örgütlü bir şekilde yapılmasına inanan bir insanım. Örgütümün bu kavgada karşı mahalleye karşı beni arkadan bıçaklaması neticesinde, örgüte olan inancımı kaybettim ve sonrasında istifa ettim.

* Yanlış anlaşılmalara mahal verilmemesi için şunu söylemek isterim. İstifamın tek sebebi, baro seçimlerinde seçilmemem değil. Biraz önce söylediğim gibi, partinin atanmış kadrolarına son üç yılda, partinin tüzüğüne uygun hareket yapmaları için yapmış olduğum baskıdır.

* Bu baskının sonucunda, bana siyasi husumet beslediler. Bu siyasi husumetin hesabını da, parti içerisinde değil, parti dışı alanlarda gördüler. Bu bir hesaplaşmaydı. Böylelikle, parti örgütüm benimle hesaplaştı ve beni çaresiz bıraktılar. Siyaset yapacak alan bana bırakmadılar. Siyaset alanımı ortadan kaldırdılar. Siyaset yapma alanımı daralttılar. Bende bu nedenle, çok sevdiğim Cumhuriyet Halk Partisi’nden istifa etmek zorunda kaldım.

* Fakat tüm partililerimin ve parti kamuoyunun bilmesini isterim ki, benim Cumhuriyet Halk Partisi ile gönül bağım, hiçbir zaman bitmedi, bitmeyecek. Ben Cumhuriyet Halk Partisi’ne üye olmamama rağmen, bana ne görev verilirse, o görevi yapmaya devam edeceğim. Ben AKP ve başkanlık rejimiyle mücadeleme devam edeceğim. Bu nedenle bir süre, siyaseti örgütsüz bir şekilde sürdürmeyi düşünüyorum.

* Cumhuriyet Halk Partisi gerek programı, gerekse tüzüğü ile demokratik bir partidir. Fakat son dönemde,  Gaziantep’te dâhil, Türkiye’de 42 ilin kayyum vasıtasıyla yönetildiğini görüyoruz. Parti tabanı, adeta yok sayılmış. Parti tabanı, partiden uzaklaştırılmış. Parti, dediğim gibi kayyumlarla yönetiliyor.

* Parti örgütü olmadan, partiye gönül veren insanların desteği olmadan, atanmış 3-5 kişilik kayyum heyetleriyle Cumhuriyet Halk Partisi’nin Gaziantep ve Türkiye’de başarılı olması hayaldir. Bu çalışma ve bu yöntemlerle başarı beklenemez.

---