Yorum yaz
‘Biliyorsunuz geçen haftaki yazımda Gaziantep Üniversitesiyle ilgili kıza bir gözlem yapmış ve Rektör Sayın Sait Mesut Doğan’a seslenmiş ve şunları yazmıştım:
“GÖZLEMLERİM: Gaziantep Üniversitesi Rektörü Sait Mesut Doğan için Üniversite bünyesinde sabır ve hoşgörü sınırında azalma gözlüyorum. Büyük umut bağlanan hoca için Akademisyenler kadar öğrenciler ve Üniversitede çalışanların önemli bölümü homurdanmaya başladı… Rektör hocanın elinde sihirli değnek olmasa da radikal kararlar konusundaki yavaşlığı, Üniversite’de yapılan usulsüzlüklerin yeterince üzerine gitmeyişi, kadrolaşmayı kendi haline bırakması, hele hele yemek ihalesindeki sessizliği eleştiri konusu oluyor. Rektörlük görevine 23 Aralık 2024 tarihinde atanan Sayın Doğan’ın geride bıraktığımız tam 6 ayda elbette her şeyi düzeltme imkânı yok. Ama bazı konular var ki, bir Rektör için atılan adımlar, davranışlar, alınan kararlar ve güven konusunda bıraktığı izlenimler zamanla ölçülmez. Doğrusu ben eğer eleştirenlere kısmen de olsa hak verecek duruma gelmiş isem ve bu serzenişleri kaleme alıyorsam, o zaman bir yerlerde yanlış yapılıyor demeliyim.”
Bu değerlendirmem üzerine içerisinde öğrencilerle birlikte akademisyenler ve çalışan görevli personellerin yer aldığı grup enine boyuna bir yazı döşeyerek, bu kez köşeme yine el koydu. Biliyorsunuz gazetemizin sayfaları herkese açıktır. Ama bu köşe biraz titizdir. İnce eleyip dokurum. Doğruluğuna inanmadığım konulardan mümkün mertebe uzak dururum. Yazdıklarımda yanlışım varsa mutlaka düzeltirim. Haliyle muhatapların cevaplarını veya doğrulamalarını mutlaka kullanırım. Tabii bunları telefonlarda konuşmalar yerine yazıyla gönderildiğinde yayınlarım. Onun için eğer aşağıda ileri sürülen iddialara açıklık getirilecekse, bunlar lütfen yazılı olarak gönderilsin. Kesinlikle yayınlarım. Haydi gelin okuyunca biraz da canımızı sıkacak iddiaları birlikte göz atalım:
Sayın Özekşi tekrar merhaba
*Siz başta olmak üzere sadece çok az sayıdaki gazeteci Gaziantep Üniversitesinin getirildiği durumu dert ediniyor, gerisi kusura bakmasınlar ama üç maymunu oynamaya devam ediyor. Siz bir süredir kampüsteki çalışanların ve öğrencilerin sesi oluyorsunuz, yönetime iyi niyetli uyarılarınızı yapıyorsunuz. Ancak 7 ay geçmesine rağmen değişen bir şey yok.
*Şunu rahatlıkla söylemeliyiz ki, yazdığınız yazılar kampüste büyük yankı uyandırıyor. Üst yönetim yazılarınızdan rahatsız oluyor ancak değişim iradesi göstermiyorlar veya gösteremiyorlar. Bir iki görevden almalar dışında yönetimsel değişim yapılmadı. Maalesef Arif Özsağır (Özaydın) döneminin sorunlu yönetimi ve usulsüz uygulamaları devam ettiriliyor. Anlayamadığımız Rektör Prof. Dr. Mesut Sait Doğan, sürekli üniversitenin Arif Özsağır (Özaydın) döneminde enkaza çevrildiğini, usulsüzlük ve yolsuzlukların yapıldığını ve bu uygulamaların Arif hocanın çalışma ekibinin desteğiyle yapıldığını dile getirmesine rağmen bunlarla aynen çalışmayı sürdürmesidir.
*Üniversite yönetim kurulu ve alt kurullar yüzde 90 oranında aynen devam etmekte ve çalışanların değişim umutları her geçen gün kaybolmaktadır. 7 ay sonunda artık kampüs üniversite yönetimi tarafından bir tiyatro oynandığını düşünmekte ve yavaş yavaş sesler yükselmektedir.
*Rektör Prof. Dr. Mesut Sait Doğan ilk zamanlarda geç vakitlere kadar randevular verip görüşmeler yaptığı ve çok çalıştığı algısını oluşturmaya çalışmış ancak gelinen son durumda öğretim üyeleri başta olmak üzere kampüs çalışanlarının büyük çoğunluğu randevu alamamakta ve rektör zamanının önemli bir kısmını il dışında geçirmektedir.
*Rektörlük başta olmak üzere üniversitedeki yönetici sekreterlerinin Arif Özsağır (Özaydın) dönemindekilerle devam edilmesi de bu sorunu derinleştirmektedir. Üniversitenin temel sorunları ele alınmayıp sadece reklam amaçlı görüntüler verilerek kamuoyuna her şey yolundaymış algısı verilmeye çalışılmaktadır.
*Yemek ihalesi yolsuzluğu ile ilgili maalesef üniversite yönetimi çok pasif kalmış ve kamu zararı gittikçe katlanmaktadır. Savcılıkta soruşturma başlatılmasıyla üniversite yönetimi mecburen göstermelik bir soruşturma başlatmış ancak bu soruşturma Arif Özsağır’ın (Özaydın) yakın çalışma ekibinin denetimine verilmiş ve üstü kapatılmaya çalışılmıştır.
*7 ay geçmesine rağmen bizzat Rektör Mesut Sait Doğan tarafından büyük yolsuzluk olduğu belirtilen GES ile ilgili kamuoyuna yansıyan bir adım atılmamıştır. Bir taraftan 1 milyar TL’ye yakın GES ödemesine kaynak arayışı için üniversitenin enerjisi harcanırken diğer taraftan GES ihalesinde hiçbir sorun yokmuş gibi üstü kapatılmaya çalışılmaktadır. Usulsüz bir ihaleyle GES üzerinden anlaşılmaz bir şekilde üniversite borçlandırılıp kamu zararı oluşturulurken bunun gereğini yapmayan üniversite yönetimi kaynak bulamayınca usulsüz bir şekilde hastane döner sermayesinden aylık 30 milyon TL civarı para aktarımı yapmaktadır.
*Zaten borç batağında olan Hastane döner sermayesi daha büyük zarara uğratılmaktadır. Firmalara zamanında paraları ödenmediği için firmalar ya mal veya hizmet vermemekte veya yüksek maliyetlerle hastanenin borcu yükselmektedir. Çalışanlara hak ettikleri döner sermaye paylarının ödenmemesi, şeffaf ve adil bir dağıtımın yapılmaması da motivasyonlarını düşürmekte ve akademisyenlerin bir kısmının illegal yollara sapmalarına zemin hazırlamaktadır.
*4-5 yıl öncesine kadar en ucuza hizmet ve mal alan, en fazla döner sermaye katkı payı dağıtan hastanelerin başında gelirken ve örnek gösterilirken günümüzde bölge üniversiteleri arasında en az döner sermaye katkı payı dağıtan hastane durumuna gelmiştir. Hastanede ebetteki dürüst çalışan akademisyenler olmakla birlikte bazı akademisyenler ya elden para almakta ya da dışarıda danışmanlık adı altında hukuksuz bir şekilde yüksek paralar kazanmakta, bir kuruş vergi vermemekte ve üstelik bir de hastanede tam zamanlı çalışıyormuş gibi yüksek miktarda performans almaktadırlar.
*Bu usulsüzlüklerin yanı sıra hastanenin sarf malzemelerinin ve imkanlarının kullanılmasına izin verilmesi de bir başka husus. Olan dürüst çalışan akademisyenlere olmaktadır. Maalesef ne rektörlük ne de başhekimlik bu sorunu çözmediği gibi gerekli işlemleri yapmadıklarından bu usulsüzlük kervanına her geçen gün yenileri katılmaktadır. Arif Özsağır (Özaydın) döneminde ihale yapılmadan usulsüz bir şekilde ileri araştırma merkezinden Böbrek nakli merkezine çevrilen ve reklam malzemesi olarak kullanılan binada bugüne kadar bir ameliyat bile yapılmayıp sadece nakil hastalarına ameliyat sonrası otelcilik amaçlı kullanılması, çocuk hastanesinin hala büyük oranda düşük kapasiteyle çalıştırılması, usulsüz bir şekilde depodan hastaneye çevrilen onkoloji hastane binasının iki yıldır faaliyette olmaması ve hala boş tutulması, travma hastanesinin akıbetinin belirsizliği gibi daha bir çok sorun olduğu gibi devam etmektedir.
*Ökkeş Bey hangi birinden bahsedelim. Gaziantep Üniversitesi vakfının içinin boşaltılması ve müteahhitlere usulsüz paraların aktarılması, uluslararası yabancı öğrenci alımındaki usulsüzlüklerin üstü örtülmekte ve zaman aşımına uğramaları beklenmektedir. Rektör Mesut Sait Doğan bir taraftan birçok kişiye üniversitenin bir enkaza dönüşmüş olduğunu, bunları kendisinin de bildiğini, şikayetleri sözlü değil kendisine yazılı olarak bildirilmesi gerektiğini ve böyle olursa gereğini yapacağını söylerken; diğer taraftan eski yönetimle ilgili yapılan şikayetlere göstermelik bir inceleme yaptırarak soruşturma yapılmasına gerek olmadığı kararı ile birlikte eski yönetimin usulsüzlük ve hukuksuzluklarının üstü kapatılmaktadır. Bu durumu gören üniversite çalışanları da umutsuzluğa kapılmaktadır.
*Rektör Mesut Sait Doğan’ın farklı ortamlarda burada kalıcı olmadığı ve iki yıla kadar İstanbul’a tekrar geri döneceğini dile getirdiği iddiaları buraya aidiyetinin olmadığı ve üniversitenin yıllarını kaybetmeye devam edeceği algısını güçlendirmektedir. Maalesef üniversitede geçen 7 aylık sürede bilim, üniversitenin gelişimi, uluslararası sıralamalardaki durumu, çalışanlar ve öğrencilerin motivasyonu konuşulmamakta daha ziyade eski yönetimin ekibi ile birlikte eski yönetimin usulsüzlüklerinin üstü örtülmeye çalışılmaktadır. Bize ise sadece sizin gibi duyarlı ve şehrini seven basın mensuplarının sesimize kulak vermesi düşüyor.
Sesimiz olduğunuz için şimdiden teşekkür ediyoruz.’
Haberle ilgili henüz yorum yapılmamıştır.