Şehitkamil Belediyesi’nin 2026 yılı bütçesinin görüşüldüğü meclis oturumu yine gerginliklere sahne olurken, oturumu yöneten başkan Umut Yılmaz, yine bir ilke imza attı. İki gündem maddesinin görüşüldüğü mecliste, 2026 yılı bütçesine CHP’lilerin eleştirileri damga vurdu.
MECLİSE RAPOR GELMEDİ
CHP’li bir üye, ilk kez belediye meclisine bütçe raporu gelmediğini belirterek, şunları söyledi:‘‘22 yıldır büyükşehir ve Şehitkamil Belediyesi’nde meclis üyeliği yapıyorum. İlk kez bütçe görüşülürken, meclise rapor gelmiyor. Nasıl rapor olmaz? Komisyon başkanı, bunun izahı var mıdır? Böyle olmamalı. Burada 13 milyar 800 milyon TL’lik bütçeyi konuşacağız. Anlayışınız bu. Bütçede, yüzde 60 gibi bir artırım öngörülmüş. Gelir bütçesi ile ilgili belediye yetkilileri farklı, komisyon üyeleri farklı rakamlar veriyor. 2025 yılı, tahminen yüzde 80 gerçekleşme oranı ile tamamlanacak. Belediye yönetiminin hedefi, yüzde 100 olmalı. Bu meclis, geçmiş yıllarda yüzde 96,5 gerçekleşme oranlarını gördü. Ama bu yıl, yüzde 20 bir sapma olacağı öngörülüyor. 2025 yılı içerisinde ne kadar arsa sattınız? Bunun cevabını istiyorum. Arsa satışlarına hız vermişsiniz. Satışlar, rekora koşmaktadır. Yatırıma yönelen belediyecilik değil, tiktok belediyeciliği yapıyorsunuz. Bu arsalar yetimin, Şehitkamil halkının malıdır. Halkın malını, gözünüz gibi korumalısınız. Ancak cayır cayır satıyorsunuz. Büyük ihaleler, bütçenin üst katmanlarını sarsarken, sosyal yardımlardaki adaletsizlik, halkı doğrudan etkileyen unsurlardır. Bu harcamaları hepimiz biliyoruz.’’
''SEÇMENE VERİLEN VAATLER, YERİNE GETİRİLMEDİ''
Aynı üye, sözlerine şöyle devam etti: ‘‘Dün saha da, şu sözleri verdiniz. Fatura bizden projesi ile vatandaşa kira, elektrik, su, internet, doğalgaz desteği sağlama sözü verdiniz. Ama sadece, elektrik-su yardımını, kısıtlı bir kesime verdiniz. Şehkart ile her ayın 30’un da, ailelere asgari ücretin yarısını vereceğinizi, kadınlara ekonomik destek vereceğinizi söylediniz bu dev bütçe ile. Şekabel halk marketler ve ekmek fabrikası kuracağınızı söylediniz. Ama yapmadınız. Bunları geçen yıl bu kürsüden Ak Parti Grup Başkan Vekili Mehmet Haz da söylemişti. Yine, askere gidecek olanlara aylık 3 bin TL nakli destek vereceğinizi söylediniz. İlk bir yılda, 8 bölgede 16 kreş açma sözü verip, yalnızca bir tane yarım yamalak açabildiniz. O da CHP’nin desteği ile. Yeni evlenen çiftlere, çeyiz desteği sözü verdiniz. Ama, yanından bile geçmediniz. Mobil gezici sağlık tarama ekipleri sözü verdiniz. Ama ben görmedim. Gören varsa, elini kaldırsın. Maaşları asgari ücretin altında olan emeklilere, maaşlarını asgari ücrete tamamlama sözü verdiniz. Ama vermediniz. CHP’li meclis üyeleri hatırlar. Bir köye gitmiş ve çalışma yapmıştık. Orada Umut Yılmaz, traktör sözü vermişti. Şu ana kadar, köylere kaç traktör aldınız? Bu vaatleri sizden duyan vatandaşlar, Şehitkamil’e ikametgâhlarını getirmeye çalıştı. Bu insanların, umutları ile oynadınız. 1 milyar 900 milyon TL’lik şaibeli devasa asfalt ihalesi, kaynakların yanlış yönetildiğinin kanıtıdır. Bütçeler, iyi yönetilmedi. 2024 yılında kesinleşen bütçenizde, 4 milyar 535 milyon gelir elde etmişiz. Ancak 6 milyar 155 milyon harcama yapmışız. Bu yönetim anlayışınızla, borçsuz aldığınız belediyede, 8 ayda 1 milyar 620 milyon fazla harcama yaparak, gelir-gider arasında fark oluşturdunuz. Bu zihniyetle devam ederseniz, belediye borçlanarak yoluna devam eder. Böylece, yerel seçimler öncesi verilen sözlerin hiçbiri karşılanmaz. Zaten, sokakları takmıyorsunuz.’’
''ŞEHİTKAMİL BELEDİYESİ İŞÇİLERİ HALA ZAM BEKLİYOR''
‘‘Geçtiğimiz aylarda CHP’deyken, grubumuzu ve bine yakın işçiyi ŞKM’de topladınız. Orada, işçilere söz verdiniz. Dediniz ki, ‘Kim daha çok veriyor?’ diye Fatma Şahin’e naralar atıp, Fatma hanımı oradan eleştirdiniz. Ama bugün bakıyoruz, Fatma hanım yüzde 15 zam yaptı. Ancak bizim 3500 işçimiz bekliyor. Zam aldım diyenler, elini kaldırsın. Yetmedi, bu işçileri zorla başka sendikaya geçirdiniz. Kendinize göre bir başkan belirlendiniz. Öylelikle, gariban işçiye ikinci zammı vermemek için direniyorsunuz. Yatırım yapmadan, verilen sözleri tutmadan, başarısız bir belediye olma yolunda ilerliyorsunuz. Biz, Şehitkamil halkına acıyoruz.’’
ERSİN ATAR’IN SÖZLERİ DAMGA VURDU
Meclise, CHP Meclis Üyesi Ersin Atar’ın sözleri damga vurdu. Gündem dışı söz alan Atar, şunları söyledi:‘‘Belediyenin bütçesi nerelere aktarılmış, gelin birlikte bakalım. Bir günlük palyanço etkinliği için, 231 bin TL ödenmiş. Bir günlük seyyar lavabo için, 156 bin TL ödenmiş. Çocuklar için oyuncak alındığı iddia edilmiş, o oyuncakların 4’te 1’i dağıtılmış. Çocuklar bile kandırılmış. Bunun gibi, yüzlerce örnek var. Ha, bu paralar ödenmiş. Ancak, ödenen para, piyasa fiyatının üç katı. Yani, üç kat eksiğine mal etme imkânı varken, devletin malı deniz, yemeyen keriz misali, fazla fazla ödeme yapılmış. Bazı harcama kalemleri şişirilmiş ama, yapılmayan işler, yapılmış gibi gösterilmiş, faturalandırmış. Bunu ben söylemiyorum. Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından aldırılan resmi bilirkişi raporları söylüyor. Ne diyor savcılık tespitinde? 15 Temmuz anma etkinlikleri düzenlenmemiş, ama Şehitkamil Belediyesi, etkinlik düzenlenmiş gibi fatura düzenlemiş. Baklava yenilmemiş, ama yenilmiş gibi gösterilmiş. Bir günde, şehrin üç noktasında yemek siparişi verilmiş, tabi ki yersek.
''BUZLANMAYAN YOLLAR İÇİN TUZ ALINMIŞ''
‘‘Şehitkamil Belediyesi tarafından düzenlenen ihaleler ise, evlere şenlik. Şehitkamil’in bütçeleri, sözde açık ihalelerle talan edilmiş. Ne yapılmış? Buzlanmayan yollar için tuz alınmış. Ne kadar tuz alınmış? 5 milyon 960 bin TL’lik. Yeraltı çöp konteynerini 15 milyon TL’ye temin ederim diyen şirkete, hayır ben 29 milyon TL’ye alacağım denilmiş. 14 milyon TL pahalıya mal alınmış. Hatta, o ihaleye giren firmanın birine deniliyor ki, ‘Sen itiraz etme. Ben sana pazarlık usulüyle, 2 milyon TL’lik ihale vereceğim’ deniliyor. Ak Parti Grup Başkan Vekili Mehmet Haz’a soruyorum. Yedek birinci sıranız olan isim, Neşet Yıldız. Bu kişi, ne iş ile uğraşıyor? Emekli. Firması yok. Ama başkan ne demiş? Ak Partili birinci sıra yedek meclis üyesinin ihalesini iptal ettim demiş. Adamın firması, ticareti yok. Belediyedeki 12 tane müdürü yargılatıyorsun. Bu müdürlerin, Allah yardımcısı olsun.’’
''BİR KALEMDE, 194 MİLYON TL BUHARLAŞTIRILMIŞ''
‘‘Çöpleri toplamak için araca ihtiyaç olmuş. 30 milyon TL daha pahalı olan makineler alınmış. Reno değil, mercedesmiş makine bu arada. Belediye çalışanları için araç kiralanmış, neredeyse 40 milyon TL fazla para ödenmiş. Şehitkamil’in yollarını daha iyi fiyata yaparım diyen firmaya, ‘Kusura bakmayın. Ben, 194 milyon TL daha fazla veren firmaya ihaleyi vereceğim’ denilmiş. Bir kalemde, 194 milyon TL buharlaştırılmış. Siz, yardımcınız Yusuf Açıkgöz’e belediyenin bütçesinin yüzde 90’nını emanet ediyorsunuz. Ancak yardımcınız, bütçe görüşmelerinde yerinden kalkıp gidiyor. Yeni başkan yardımcısı Umut Salıca sayesinde, etkinlikler adı altında milyonlarca TL buharlaştırılmış. Ne yapılmış? Söyleyeyim. Bir tane 30 Ağustos var arkadaşlar. Başka 30 Ağustos yok. Bu etkinlikler çerçevesinde kurulan üç ayrı dj performans için, ses, sahne, ışık sistemi için, 648 bin TL ödenmiş. Yine 30 Ağustos Edip Akbayram etkinlikleri kapsamında kurulan ışık ve sahne işi için, 738 bin TL ödenmiş. Yine, aynı sistemler için Şekabel’e 528 bin TL ödenmiş. Aynı şekilde, ikinci bir fatura kesilmiş ve 667 bin TL. Yine yetmemiş, Şekabel’e 699 bin 041 TL ödenmiş. Yine aynı etkinliklerin organizasyonu için belediye şirketine 162 bin 500 TL ödenmiş. O da yetmemiş, ses, ışıklandırma adı altında başka bir ses firmasına, 600 bin TL ödenmiş. Yetmemiş, yetmemiş, yetmemiş. 1 Eylül Edip Akbayram konseri için kurulan ışık, sahne işi için NOV ajansa, 741 bin 600 TL ödenmiş. Aynı etkinlikte, karavan için 480 bin TL ödenmiş. Bir vatandaş, karavan için 50 bin TL teklif vermiş. Ama bizim başkan yardımcısı Sarıcan, ‘Hayır. Ben Antakya’dan 480 bin TL’ye karavan kiralayacağım’ demiş. Allah akıl, fikir versin. Ankara Büyükşehir Belediyesi’ndeki konserleri soruşturma konusu edenler, Şehitkamil’deki konserlerde buharlaştırılan paraları neden soruşturma konusu etmiyor? Ankara’daki garip gurabanın hakkı da, Şehitkamil’deki garip gurabanın hakkı değil mi? Ankara’daki kul hakkı da, Şehitkamil’deki kul hakkı değil mi? Samimi değiller. Keşke, bu etkinlikler düzenlenmeseydi. En azından düzenlenmeyen etkinliğe bir fatura kesip, bitiriyorlardı. Etkinlik düzenlenince, bu arkadaşların fatura kesme iştahı artıyor.’’
‘‘SİZLERE BELEDİYECİLİK NASIL YAPILIR, GARİP GURABANIN HAKKI NASIL KORUNUR, ÖĞRETECEĞİM’’
‘‘Ben bu eleştirileri yaptıktan sonra, belediye başkanı işi öğrendi. Yola geldi. Artık eskisi gibi doğrudan temin ile yapmıyor bu işleri. Açık ihale düzenlemek zorunda kalıyor. Ya, işte Ersin Atar çıkar, sizi doğru yola getirir. Az daha sabır. Sizlere belediyecilik nasıl yapılır, garip gurabanın hakkı nasıl korunur, öğreteceğim.’’
‘‘BELEDİYEDEKİ MÜDÜRLERDEN DAHA FAZLA MAAŞ ALAN PERSONELLER VAR’’
Şehitkamil Belediye Başkanı göreve geldikten sonra etrafını liyakatsiz arkadaşları ve yakınlarıyla doldurmuş. Bunlara, her ay hiçte hak etmediği maaşları ödemiş. Öyle ki, bu arkadaşlar, belediyede müdür düzeyinde çalışanlardan daha fazla maaş alır hale gelmiş. Bak sen şu liyakate. Fırat Akkaya. Bu kişi, şu anda içinde bulunduğumuz bu salonun sorumlusu. Buranın tadilatı yapılırken, bu kişi daha ataması bile yapılmadan ‘İlk önce benim odam yapılacak’ dediği için, bu salonu su basıyor. Milyonlarca TL, su altında kalıyor. Neden? Fırat Bey hemen odasına geçsin diye. Ne bu acele Fırat Bey? İşin ehli, önce diğer yerlerin yapılmasını söylüyor, ama Fırat Bey, ‘İlk benim odamdan başlayın’ diyor. Çıkın, bu zararın Şehitkamil’e maliyeti ne kadar? Onu açıklayın. Bu şımarık hareketin Şehitkamil’e maliyetini açıklayın.’’
‘‘OĞLU, KIZI, DAMADI BELEDİYEDE ÇALIŞAN MECLİS ÜYELERİ VAR’’
‘‘Müdürler, Umut Yılmaz’ın elinden bıkmış. Dün belediyenin personel listesini alabilmek için, 2,5 saat bekledik. Korkuyor müdürler. Ne yapsınlar? O ona göz ediyor, o ona. Burada listeyi almak için beraber beklediğimiz arkadaşlar var. Halkımız, mecliste çoğunluğu CHP’ye verdi. Ancak parti değiştiren başkan için, meclis çoğunluğu önemliydi. Başkan, meclis çoğunluğunu sağlayabilmek için, kendisi ile Ak Parti’ye geçen meclis üyelerine, araç tahsis etmiş. Bu kişilere 7 makam odası, 7 araç, 7 personel tahsis etmiş. Bunlara, ballı maaşlar verilmiş. Oğlu, kızı, damadı belediyede çalışan meclis üyeleri var. Allah aşkına bu belediye Şehitkamil halkının mı, sizin mi? Ne demişti belediye başkanı? Ben göreve gelir gelmez liyakatsiz atamaları durduracağım, çift maaş alanlardan belediyeyi temizleyeceğim. Ancak gördük ki, belediye başkanı kendi düzenini kurmuş.’’
‘‘RESMİYETTE OLMAYAN ŞİRKETE, 3 MİLYON 058 BİN TL ÖDENMİŞ’’
‘‘Şimdi gelelim, belediye başkanının halkımızın bütçesini nasıl talan ettiğine. Şehitkamil halkı ucuz yemek yesin diye, garibana kent lokantası yapılıyor. Görünüşte, hayır işi değil mi? Allah razı olsun diyeceğiz ama bir de bakıyoruz ki, hayır işine haram bulaştırılmış. Belediye başkanının çocukluk arkadaşı, 3 milyon 058 bin TL fatura kesiyor ve bu fatura ödeniyor. Fatura karşılıksız. Savcılık dahi diyor ki, ‘Arkadaşım, sen çocukluk arkadaşına bu parayı ödemişsin. Ama, bunun kaydı usulsüz’ diyor. Bu kişinin adı, Ozan Saka. Bu şirket, paravan bir şirket. Bu şirketin bir tane bile çalışanı yok. Daha üzücü olanı, şirkette orta da yok.
‘‘BİR BELEDİYE BAŞKANINA, BU ÜSLUP YAKIŞIYOR MU?’’
‘‘Geçtiğimiz günlerde, TÜRSAB Başkanı ile tartışıyorlar. O başkan, ‘Ben başkanınızın kasetçi olduğunu bildiğim için, önceden düzeneği kurdum diyor. Adamı döveceklerdi. Gel gel sen buraya diyor adama. Bir belediye başkanına, bu üslup yakışıyor mu?’’
‘‘BAŞKANLIK MAKAMINA GİRMEK İÇİN 4 KAPIDAN GEÇİYORSUNUZ’’
‘‘Umut Bey göreve gelmezden önce, ‘Siz nasıl belediye başkanına ulaşamıyorsunuz? Ben göreve geldiğimde, kapı olmayacak’ diyordu. Ama bakıyoruz ki, kapılara kapı ekletmiş. Başkanlık makamına girebilmek için, 4 kapıdan geçiyorsunuz. Kapılarda bekleyen 4 personel var. Bu personellere, 4 farklı maaş veriyorsunuz. Bu da yetmezmiş gibi, bu 4 kişinin başına bir de sorumlu görevlendiriyorsunuz.’’
‘‘KÖYÜNE KİLİT TAŞI VE PEYZAJ DÜZENLEMESİ YAPTIRDI’’
‘‘Ne yapmış belediye başkanı? Şehitkamil ilçesi sınırları içerisinde yer almayan Nizip ilçesinde bir yemekli toplantı yapmış. Arkadaşını, eşini dostunu toplamış. Bizleri tehdit etmek için öyle bir şey yapmış ki, ayağı toprağa değmesin diye toplantı yerini hemen kilit taşı ile döşettirmiş. Belediyenin masa, sandalyesi dâhil tüm imkânları, oraya aktarılmış. Bu etkinliğin faturası da, belediye tarafından ödenmiş. Yani akrabaları, eşi dostu ile toplanıp, meclis üyesi tehdit etmek için milyonlarca TL harcanmış. Ayrıca kilit taşı yapılan yerin, çevre düzenlemesi de yapılıyor. Ve, platform kuruluyor.’’
‘‘BELEDİYE BAŞKANINA TAHSİS EDİLEN KÜÇÜK BİR SARAY VAR’’
‘‘Biliyorsunuz, belediye başkanına tahsis edilen küçük bir saray var. Bu sarayda, Şehitkamil halkı yok. Kim var? Belediye başkanı ve yakın akrabaları. Şehrin merkezinde, bağevi olarak kullanılıyor. Bu saraya halkı geçtim, meclis üyelerinin girişi de yasak. Bu saraya girmek için giriş parolası akraba. Bu küçük sarayda çalıştırılan personeller var. Bu personellerin işi, belediye başkanının akrabalarını ağırlamak. Daha ilginci, sarayın gece sorumlusu ayrı, gündüz sorumlusu ayrı. İki kapısı var, 6 güvenlik görevlisi. Bu personeller, vardiyalı görev yapıyor. Buranın temizlikçisi ayrı, diğer görevlileri ayrı, çay ikramcısı ayrı. Akrabalarını ağırlamak için görevlendirdiğin personelin her ay belediyeye, milyonlarca TL maliyeti var.’’
‘‘ZEVKİN İÇİN BİNLERCE TL’YE İMZA KALEMİ ALMIŞSIN’’
‘‘Belediyenin bütçesi nereye gitmiş? Belediye başkanının kişisel harcamalarına. Zevkin için binlerce TL’ye imza kalemi almışsın. Çünkü sen, büyük başkansın. Her kalemle imza atamazsın. Bu milletin karnı aç, işsizlikle boğuşuyor. Siz, kişisel harcamalarınızı belediyeye harcatacak kadar, ucuz insansınız sayın başkan. İstanbul’a gitmiş, Celal Doğan ile görüşmüş, giderleri belediye karşılamış. Kıbrıs’a gitmiş, Fatma Şahin’i düşürme planları yapmış orada. ‘Büyükşehiri alacağız’ demiş. Ankara’ya mitinge gitmiş, belediyeye ödetmiş. Verin beni savcılığa, belgeleri götürüp vereyim.’’
''BAŞKANIN KARDEŞİ HÂKİME, ‘BEN BAŞKANIN KARDEŞİYİM’ DEDİ''
‘‘Adliye, belediye başkanı ve kardeşinin elinden bıkmış durumda. 55 ilden büyük ilçenin belediye başkanının kardeşi, mahkemede hakime hanıma, ‘Ben, belediye başkanının kardeşiyim’ diyor. Hakime hanım ise, ‘Çık dışarı’ diyor. Mahkeme tutanaklarında kayıtlı. Belediye başkanı ‘Ulaşım desteği verdim’ dedi, vermedi. Kantin desteği vaat edilmiş, yapılmamış. Engellilere, engelsiz yaşam merkezi denilmiş, yapılmamış.’’
Haberle ilgili henüz yorum yapılmamıştır.