aa_huhO2.jpg

KESK Dönem Sözcüsü Eğitim Sen Şube Başkanı Ömer Parlakçı, haksız, hukuksuz şekilde anayasaya aykırı olarak ihraç edilen kamu emekçilerinin sağlık ruhsal durumları bozulduğu, ailelerin parçalandığı, çocuklarının yaşam ve eğitim haklarının gasp edildiğine vurgu yapan Parlakçı, bu süreçte çareyi yollara düşmekte gören birçok KHK’lı emekçi ve ailesi yollarda hayatlarını kaybettiklerini açıkladı.



15 Kasım 2021 Pazartesi
Gaziantep

KESK Gaziantep Şubeler Paltformu bileşenleri tarafından Yeşilsu Meydanı’nda KHK Protestosu gerçekleştirildi. KESK Birleşenleri adına basın açıklamasında bulunan Eğitim Sen Şube Başkanı Ömer Parlakçı, “Bildiğiniz gibi OHAL KHK’leri ile yaşanan sorgusuz, sualsiz, hukuksuz ihraçlara dikkat çekerek bu antidemokratik uygulamaların son bulması için sendikalarımız mücadeleye devam ederken; hukuksuzca ihraç edilen arkadaşlarımıza mahkeme yolları kapatılmış; ihraç arkadaşlarımızın dosyaları sürümce de bırakılmıştır. Ortaya çıkan tepkiler sonucu OHAL inceleme komisyonu adıyla OHAL oyalama komisyonu kurulmuştur.” dedi.

‘’KARARLAR SİYASİ’’

Parlakçı, açıklamalarına şöyle devam etti:

* Komisyon üyeleri dosyaları yıllara yaymış ve keyfi uygulamalarla süreci geciktirmişlerdir. OHAL oyalama komisyonu hukuksuzca ve keyfi kararlar vermektedir. Mahkeme kararlarına rağmen, davası olumlu sonuçlanan, takipsizlik alan ve hiçbir davası olmayan kamu emekçilerinin hukuksal hakları görülmezden gelinmektedir. OHAL inceleme komisyonu adalet ve hukuki çerçevede değil; keyfi ve siyasal kararlara imza atmaktadır. Akademisyenlerin imzaladıkları bildiri AYM tarafından düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında görülmesine rağmen OHAL Komisyonu üyelerinin bildiriyi suç kapsamında değerlendirmesi yürütülen siyasi hesapların bir parçasıdır. Ve en önemlisi AYM kararına rağmen alınan bu kararlar, açıkça suçtur!

* Dolayısıyla AYM kararının hakikati karşısına “kurum kanaati” gibi belirsiz, somut ve hukuki hiçbir dayanağı olmayan bir ifadeyle çıkan, dosyalarda “kopyala-yapıştır” yöntemiyle karar veren OHAL Komisyonu üyelerinin ve bir bütün olarak OHAL Komisyonu’nun söz konusu kararlarını tanımamız mümkün değildir. Yaklaşık 5 yıl Ohal komisyonu oyalanmasının ardında şimdiden, reddedilen dosyalarla ilgili olarak Ankara’da özel kurulan mahkemeler de yeni bir süreç başlatılmıştır. Oysa her ihracın olduğu şehirde dava açılması gerekmektedir.

* KESK olarak KHK’lara karşı; emekten, haktan, hukuktan, adaletten, eşitlikten, özgürlüklerden, sendikal güvencelerden, güvenli iş güvenli gelecek talebinden yana mücadelemizi sürdüreceğiz. “Hak verilmez alınır” şiarı tüm kam emekçileri ile birlikte KHK’ları iptal ettireceğiz, haksızlık ve hukuksuzluğa uğrayan ihraç emekçilerin hakların iadesin sağlanıncaya kadar direnmeyi sürdüreceğiz. Bir kez daha altını çizerek belirtmek istiyoruz, OHAL Komisyonu üyeleri açıkça suç işlemekte ve bu suçu işlemekte ısrarcı davranmaktadırlar! Unutulmamalıdır ki hukukun üstünlüğü ilkesini yok sayanların, hukuka ihtiyaç duyacakları günler yakındır! O gün gelene kadar KESK mücadelesini kesintisiz sürdürecek haksız hukuksuz şekilde KHK’larla ihraç edilen üyelerimizi, barış imzacı akademisyenleri ve tüm kamu emekçilerini ve asla yalnız bırakmayacaktır.






Yorumlar
Haberle ilgili henüz yorum yapılmamıştır.

Yorum yaz
600

Üye Ol


Cinsiyet :
Bay
Bayan





Üye Girişi