Bu yazımı biraz sinirli, biraz kızgın, biraz öfkeli, biraz da stresli bir şekilde kaleme alıyorum.
Bugün, kardeşimin evinin karşısına aracımı park ederken, bizden sonra gelen ve ‘’Benim dükkânım burada. Siz aracınızı çekin, ben aracımı buraya park edeceğim.’’ diyen bir Suriyeli ile karşılaştım.
Halbuki, aracı park ettiğim yer, dükkan önü filan da değildi.
Daha sonra tartıştığımız bu kişiye, ‘’Araç park edeceğim yeri sana mı soracağım?’’ deyince, birden ‘’Hadi buraya koyun. O arabanızı ne yaparım!’’ tehdidiyle karşılaştık.
Sonra o kişi, süratli bir şekilde arabasını gazlayıp gitti,biz ise aracı olduğu yere park edip eve çıktık.
Düşünebiliyor musun bu ülke, bu devlet ve bu millet bu adamlara kapısını açmış…
Kucaklamış, yıllardır misafir etmiş.
Ama, gelinen nokta da kendi vatanımız da, kendi memleketimiz de tehdit edilir duruma gelmek, çok zoruma gitti.
Haydi önce o kişi aracını park ediyor olsa, sonrasında ise biz gelsek, ''Çık buraya biz park edeceğiz.'' demiş olsak, zoruma gitmez.
Ama…
Önce gelmiş, aracını tam park ederken, sonradan gelen birisinin, üstelik sığınmacı birisinin tepkisi ile karşılaşmak şok edici.
İşte, böyle hadiseler yaşanınca, benim de Suriyelilere bakış açım değişiyor.
Ve, ben de artık Ümit Özdağ gibi, Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan gibi ‘‘Artık bu misafirlik yeter, artık Suriyeliler ülkesine dönsün.’ diyorum.
Ha, bu insanlar karga tulumba gönderilsin, alıp sınır dışı edilip rezil edilsin demiyorum.
Ancak, artık kentin durumu, ülkenin durumu bu kadar sığınmacıyı kaldırmıyor.
Hastaneler de yer yok. Yoğun bakımlar da yer yok. Sınıf mevcutları kalabalık olduğu için, virüs endişesiyle yaklaşık 2,5 yıldan beri çocuğumuzu okula gönderemiyoruz.
Ayrıca, ülkenin ekonomisi 8-10 milyon sığınmacıya bakacak durum da değil.
Ekonomi her geçen gün kötüye gidiyor.
İşte yaşanan sıkıntıların üzerine, bir de böyle kendini bilmez, ahlak yoksunu, kabadayılık yapan tipleri görünce, ister istemez Suriyelilere karşı bende de bir kin ve nefret duygusu oluşuyor.
O nedenle, artık bu işe bir atılmalı.
Siyasi iktidar, Suriye’nin normale dönmesi için ciddi çaba göstermeli ve orası normale döndürülerek, ülkemizdeki sığınmacıların(mültecilerin) hepsini ülkesine gönderilmeli.
Yoksa bu durum, yarın bir gün farklı sıkıntılar yaratabilir.
Bunu ben değil, siyasetçiler, milletvekilleri, vatandaş herkes söylüyor.
Bu uyarıları yaparak yazımı noktalıyorum.
Kalın sağlıcakla.
Haberle ilgili henüz yorum yapılmamıştır.