sd_6Oq7U.jpg

Eğitim Sen Gaziantep Şube Başkanı Ömer Parlakçı, Türkiye’de öğretmenlerin sistematik ayrımcılıkla karşılaştığını ve eğitimde toplumsal cinsiyet eşitsizliklerinin derinleştiğine dikkat çekti.



6 Ekim 2022 Perşembe
Gaziantep

Eğitim Sen Gaziantep Şube Başkanı Ömer Parlakçı, Türkiye’deki eğitimin durumu, okullardaki durum ve öğretmenlerin yaşadığı sıkıntılar hakkında konuştu.

Bir açıklama yapan Parlakçı,’’Türkiye’de okullardaki sınıflar çok kalabalık. Sınıflar, 40-50 ve 60 kişiden oluşuyor. Öğretmenler, böyle kalabalık sınıflarda eğitim vermeye çalışıyor. Öğretmenler, her 4 çocuktan 1’nin açlık ve yetersiz beslenme sorunu ile karşı karşıya olduğu koşullarda mesleğini yerine getiriyor. Okullardaki otoriter yönetim anlayışı, öğretmenlerin bir yandan ifade özgürlüğünü, diğer yandan ise mesleki uğraşılarını engelliyor.’’ dedi.

ÖĞRETMENLERİN ÖRGÜTLENME ÖZGÜRLÜĞÜ HER GEÇEN GÜN DARALIYOR

Türkiye’de öğretmenlerin örgütlenme özgürlüğünün her geçen gün daraldığını sözlerine ekleyen Başkan Parlakçı, şöyle devam etti:

* Türkiye, hiper enflasyona doğru giderken ‘Geçinemeyen’, ifade özgürlüğü ve örgütlenme özgürlüğü üzerindeki baskılar yüzünden ‘Nefes alamayan’, ücretli ve sözleşmeli öğretmen istihdamıyla güvencesizliğin tehdidi altında yaşayan, özel sektörde ağır sömürü koşullarında çalıştırılan öğretmenler ve emekçiler, sorunlarının çözülmesini beklerken karşılarında 13 maddeden oluşan öğretmenlik meslek kanununu buldu.

* Eğitim emekçilerinin ekonomik, demokratik ve özlük haklarını korumak ve geliştirmek için bir yasa çıkarılması gerekirken, bugün öğretmenler kendilerini bu yasanın sonuçlarından korumaya çalışıyor.

* Öğretmenliğin statüsü tavsiyesinde ‘Öğretmenlerin yetiştirilmesi ve istihdamı, ayrımcılığın soy, renk, cinsiyet, din, siyasal görüşler, toplumsal ya da ulusal köken, ekonomik durum temellerine dayalı hiçbir biçimine yol açmamalı’ denilirken, öğretmenlik meslek kanunu, sınava başvuruda bile ‘Kademe ilerlemesi cezası almamış olma’ koşulunu öne sürerek, sendikal etkinliklere katılan ve ceza alan öğretmenleri elemeyi amaçlamakta ve ikinci bir ceza uygulaması getiriyor.

* Millî Eğitim Bakanlığı, öğretmenliğin statüsü tavsiyesine aykırı eğitim politikalarından ve uygulamalardan vazgeçmeli. Eğitim emekçilerinin maaşları ivedi biçimde yoksulluk sınırının üzerine çekilmeli.

* Anayasa’ya ve uluslararası belgelere aykırı olarak hazırlanan Öğretmenlik Meslek Kanunu iptal edilmeli. Başta iş güvencesi olmak üzere tüm eğitim emekçilerinin ekonomik, sosyal, demokratik ve özlük haklarını güvenceye alan bir düzenleme yapılması zorunlu.

* Eğitim sendikaları, öğretmen ve veli örgütlerinin katılımı ile kapsayıcı, öğretmenleri güçlendiren ve geliştiren, çalışma barışını sağlayan, var olan sorunları çözebilecek yeni bir meslek kanununun hazırlanması için çalışmalara ivedi olarak başlanmalı.






Yorumlar
Haberle ilgili henüz yorum yapılmamıştır.

Yorum yaz
600

Üye Ol


Cinsiyet :
Bay
Bayan





Üye Girişi