as_7lQFq.jpg

14 Mayıs seçimlerinde CHP’den Gaziantep Milletvekili seçilen Av. Hasan Öztürkmen ve Melih Meriç, ilk basın toplantısını düzenledi. Seçim sürecini, deprem bölgelerini, ekonomiyi ve kent gündemini değerlendiren iki isim, seçim sonrası partilerinde yaşanan gelişmeler hakkında da düşüncelerini aktardı.



13 Haziran 2023 Salı
Gaziantep

Gaziantep CHP 28. Dönem Milletvekilleri Hasan Öztürkmen ve Melih Meriç, kentin ve Türkiye’nin gündemini değerlendirmek için Cumhuriyet Halk Partisi Gaziantep İl Binasında basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında ilk konuşmayı yapan Av. Hasan Öztürkmen, ‘’Yaklaşık 100 yıllık demokrasi tarihimizde ilk kez çok farklı kulvarlarda yer alan 6 siyasi parti ülkeyi içinde bulunduğu sıkıntılı durumdan kurtarmak amacıyla bir araya geldi’’ diyerek, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

‘‘DEMOKRASİ TARİHİMİZDE BİR İLK YAŞADIK’’

“Ülkemiz demokrasi tarihinde ilk kez deneyimlenen bir seçim yaşadı. Yaklaşık 100 yıllık demokrasi tarihimizde ilk kez çok farklı kulvarlarda yer alan 6 siyasi parti ülkeyi içinde bulunduğu sıkıntılı durumdan kurtarmak amacıyla bir araya geldi. Kendi programlarındaki bazı taleplerinden de ödün vererek, tabiri caizse cehennemin kapılarını kapatmak amacıyla el ele verip bir süreç yürüttüler. Bu sürecin sonunda birlikte seçime girme iradesini gösterdiler. Ardından yine demokrasi tarihimizde bir ilk olan ve 2. turda tamamlanan bir Cumhurbaşkanlığı seçimi yaşadık. Bu Millet ittifakı sürecinde bir ilk olması nedeni ile belki bir takım yanlışlarımız, eksikliklerimiz olmuş olabilir. Örneğin bu mutabakat metni hazırlama süreci çok uzun oldu. Halkımızda bir bıkkınlık, bezginlik duygusuna yol açtı. Bir diğeri ise özellikle İYİ Parti’den kaynaklanan aday açıklamaları Cumhurbaşkanı Adayımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun sanki kazanmayacak bir adaymış gibi bir algı yaratılmasına yol açtı. Buna rağmen gerek genel merkezimiz gerek ise Millet İttifakı çok başarılı bir seçim çalışması yürüttü.“

EŞİT KOŞULLARIN OLMADIĞI BİR SEÇİM YAŞANDI’’

“Diğer taraftan Türkiye’de Cumhuriyet tarihinde daha evvel yaşanmamış ve demokrasiye uymayan, eşit koşulların olmadığı bir seçim yaşandı. Devletin televizyon kanalı olan TRT, diğer bir cumhurbaşkanı adayına 48 saat yer verirken Sayın Kılıçdaroğlu’na 32 dakika yer verdi. Miting meydanları her şehirde Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a açıkken, Sayın Kılıçdaroğlu’na ve bizim diğer liderlerimize kapatıldı. Medya Sayın Erdoğan’ın açıklamalarını 49 televizyon kanalında canlı ve saatler sürse bile verirken, çok kısıtlı izlendiğini düşündüğümüz muhalif kanallar diye tabir edilen 3 ya da 4 kanal ancak Millet İttifakı liderlerinin seslerini duyurmaya çalıştı ki oda gördüğümüz kadarıyla kamuoyunda yetersiz kaldı. Ayrıca bunları veren televizyon kanalları da baskı altına alındı. Tehdit edilmeye başlandı. Seçmenin iradesi hukuk dışı yollarla, siyaset ahlakı yöntemleriyle baskı altına alındı. Sayın Genel Başkanımız özellikle 2. tur öncesinde sanki PKK ile bir iş birliği içerisindeymiş gibi gösterilen düzmece videolarla, kasetlerle yaygın medyada yüzde 95’ini iktidarın kontrol ettiği medyada Genel Başkanımız kriminalize edilmeye çalışıldı. Halkta bir güven kaygısı yaratıldı. Sanki Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanlığını kazanırsa, PKK ile iş birliği yapacak, HDP’ye bakanlık verecek, ülkenin yönetiminde HDP’yi ortak yapacak gibi şeylerle vatandaşlarda güvenlik kaygısı yaratılmaya çalışıldı“

 ‘SEÇİMİ TÜRK HALKI DEĞİL ARAP HALKI BELİRLEDİ’’

‘‘Geçtiğimiz günlerde Gaziantep’te basın toplantısı yapan AK Parti Grup Başkan Vekili Sayın Abdulhamit Gül, ‘seçim sonuçlarını anketler değil, milletin iradesi belirler.’ demiş. Seçim sonuçlarını Türk halkının iradesi belirlemedi, seçim sonuçlarını Arapların iradesi belirledi. Seçim sonuçlarını arkasına 4 tane kadını alarak Türkçe bilmediği halde gelip Türk halkının geleceğine karar veren Araplar belirledi. Parayla vatandaşlık satılan vatandaşlar belirledi. Türkiye’de yaşamayan, Türkiye’nin koşullarını bilmeyen Katarlılar, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistanlılar ve ülkemizdeki toplam miktarı 2 buçuk milyon olduğu iddia edilen seçmenler belirledi. Gaziantep Eski Valisi, Abdulhamit Gül ile beraber kapı kapı dolaşarak, AK Parti’ye oy istedi. Devlet jandarmasıyla, polisi ile Valisi ile Kaymakamı ile Müftüsü ile İmamı ile ve yüz binlerce cami görevlisiyle AK Parti’ye oy istedi. Bu eşit bir yarış mıdır? Bir taraftan yarışan bir adayın eli, kolu ayağı bağlanıyor. Görevini namusuyla yapan tüm devlet memurlarını tenzih ediyorum. Onlardan özür diliyorum ama yaklaşık yüzde 90’nı AK Parti’ye çalıştı. Dolayısıyla bu seçim 2 eşit yarışçı arasında değildi bu seçim sonuçları devlete rağmen alınan bir sonuçtur. Bu nedenle Sayın Abdulhamit Gül’ün söylemine katılmıyorum. Milletin iradesi gasp edilmiştir. Milletin iradesi sakatlanmıştır. Seçim sonuçları millet iradesini yansıtan bir seçim olmamıştır“

‘’AKP İKTİDARI, TÜRKİYE’Yİ YÖNETEMİYOR’’

‘’Seçim döneminde, dolar zorla baskı altında tutuldu. Dün bir televizyon programında bir ekonomistin söylediği, 250 milyar dolar harcanarak, dolar baskı altında tutuldu. Bu şunu gösteriyor ki, bizim tüm iddialarımız doğrulanmıştır. Bu iktidar, ülkeyi yönetemiyor. Dolardaki bu yükselişle birlikte, önümüzdeki günlerde hemen her şeye zam gelecek. Halkımız, bu zamların altından kalkamayacak. Asgari ücret hangi noktaya varırsa varsın, birkaç ay sonra yetersiz kalacak. Ülke ekonomisi kötüye gidiyor. Merkez Bankası’nın başına, ABD’de hakkında dolandırıcılıktan, sahtecilikten dava açılmış birini getirdiler. Allah sonumuzu hayır eylesin.’’

‘’HER ZAMAN GENEL BAŞKANIMIZIN EMRİNDEYİZ”

Öztürkmen’in ardından konuşan Melih Meriç ise seçim sonrası partilerinde yaşanan gelişmelerle ilgili açıklamalarda bulunarak, şunları söyledi: “Sayın Abdulhamit Gül’ün anketlerle yaptığı açıklama bizi üzmüştür. Özellikle Sayın Genel Başkanımız hakkında yaptığı yorumlarda kendine yakışmamıştır. Ben Gaziantep’ten meclise ilk gittiğimde tüm milletvekillerinin konu Gaziantep ve Türkiye olduğunda yan yana gelerek çözüm aradıklarını gördüm. Biz bu süreçte meclis bulunan milletvekili arkadaşlarımızla birlikte Türkiye’nin sorunlarını çözmeye hazırız. Diğer bir konu ise Gaziantep Milletvekili olarak Sayın Abdulhamit Gül’ün ülkenin geleceğinin yeni bir Anayasa ile değiştirilmesi ve tekrar değerlendirilmesi gerektiği konusundaki açıklamasını da doğru bulmuyorum. Sanki bu ülkeyi 20 yıldan beri bir başkası yönetiyor, şaşkınlık içerisindeyim. Dilerim ki Sivil Anayasayı eşit, adaletli ve hukuk çerçevesinde oluşmuş şekilde halkımızın takdirine sunarız. Ayrıca sayın Kemal Kılıçdaroğlu, bu seçim sürecine çok iyi hazırlandı ve adaletsiz seçim sonucuna göre yüzde 48 oy almış bir genel başkanımız var. Genel başkanımızın bu kadar adaletsizliğe, eşitsizliğe rağmen kaybetmiş olsakta çok emek verdiğini ve CHP’yi bir yerde tutmak konusunda ki gayretlerini sevgi ve saygı ile karşılıyorum. Sayın Genel Başkanımızı çok başarılı buluyorum ve eğer devam ederse de kendisinin yanında duracağımı açık bir şekilde söylerim ama eğer çekilirse de her zaman emrinde olacağımızı buradan beyan ediyorum.”

DEPREM BÖLGELERİNDE HALA CİDDİ SIKINTILAR VAR

‘‘Deprem bölgelerinde hala ciddi sıkıntılar var. Bir inşaat mühendisi olarak, eski oda başkanlığı yapmış birisi olarak şunu söyleyebilirim ki, yer tespitleri dahi doğru yapılmadan, acele kararlar verildi ve konut yapımına başlandı. Çok iyi analiz edilmeden, sırf seçimde iyi bir görüntü verilmek adına yoğun bir çalışma yürütülmeye başlandı. Biz isterdik ki, bina yapılacak bölgelerin yapılarının ve zemininin iyi araştırılarak bu çalışmaya başlansın. Ama öyle yapmadılar. Şu anda yapımına başlanan konut sayısının depremde yıkılan ya da yıkılacak olan konut sayısına oranlarını açıklamalarını bekliyorum. Benim araştırmalarıma göre, yıkılan konut sayısının yüzde 10’una denk gelecek bir konut yapımına başlandı ve ihalesi yapıldı. Tabi bu deprem, ağır bir depremdi. Bunu kabul ediyorum. Ancak, çok planlı ve hızlı bir şekilde hareket edilebilirdi. Deprem bölgesindeki vatandaşlarımız, şu anda gerçekten zor şartlar altında çadır ve konteynerlerda yaşamaya çalışıyor. Allah kimseye de böyle bir yaşantıyı nasip etmesin. Bu insanlarımıza konutlarının çok hızlı bir şekilde teslim edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bir deprem bölgesi vekili olarak da, talep edildiği takdirde biz de bu sıkıntıların giderilmesi için devletimizin ve bakanlığımızın yanında olmaya, elimizden geleni yapmaya hazırız.’’






Yorumlar
Haberle ilgili henüz yorum yapılmamıştır.

Yorum yaz
600

Üye Ol


Cinsiyet :
Bay
Bayan





Üye Girişi