CHP Gaziantep Milletvekilleri Hasan Öztürkmen ve Melih Meriç’in ziyaret ederek sorunlarını dinlediği İslahiyeli biber üreticileri, bibere bir taban fiyat verilmemesinden dolayı, birkaç tüccarın belirlediği fiyatla maliyetin çok altında satmak zorunda kaldıklarını, devletin buna bir çözüm bulmasını istediler.
Biber üreticileri, gelen fahiş elektrik faturalarını ödeyemedikleri için tarlalarını suladıkları kuyuların elektriklerinin de kesildiğini ifade ederek,” Burası deprem bölgesi ve sözde devlet bize destek verecekti. Destek falan yok, çiftçi kaderine terk edilmiş durumda. Aylık gelen elektrik faturası 150 ile 250 bin lira arasında. Ödeyemeyince de gelip hemen elektrikleri kesiyorlar” dediler. Havaların ve iklim şartları nedeniyle suların da kurumasıyla bu yıl rekoltenin düşük olduğunu, bu nedenle yetiştirdikleri ürünün emeklerini kurtarmadığını söyleyen biber üreticileri, “ Emeğimiz bize kaldığı zaman biz buna daha seviniyoruz. Artık buna devleti bir an önce bize bir çözüm bulması lazım. Biberler yetişmiş, çuvallara konulmuş. Müşteri bekliyoruz ama müşteri yok. Mecburen fabrikaların önüne götürüyoruz. Bu sefer de fabrika sahibi elinden geldiğince (Bu zaten yetiştirmiş, buraya gelmiş. Bunu düşürelim, boğalım. Ne kadar ucuz alırsak bize kar) diyerek fiyatı maliyetin çok altında veriyor. Devletimizin buna bir çözüm bulması gerekiyor. Bibere bir taban fiyat yok, herhangi bir kooperatifimiz yok. Herhangi bir şeyimiz yok” diye konuştular.
Fabrikalara maliyetinin altında satmak yerine farklı çözümler aradıklarını ancak yine de emeklerinin karşılığını alamadıklarını dile getiren üreticiler,” Yetiştirdiğimiz ürünleri çuvallara koyarak ya Pazara götürüyoruz ya da bir sokağın başında duruyoruz. Bekliyoruz ki bir tane müşteri gelsin, fiyat versin, alsın. Maalesef bu da olmuyor ve ürünlerimiz elimizde kalıyor” şeklinde konuştular.
ÖZTÜRKMEN: TÜRKİYE’DE TARIM PLANLI BİR ŞEKİLDE BİTİRİLMEK İSTENİYOR
Biber üreticilerinin sorunlarını dinleyen ve konuyu meclis gündemine taşıyarak çözüm arayacaklarını belirten CHP Gaziantep Milletvekili Hasan Öztürkmen,” Bu hükümet bilerek, isteyerek, planlı bir şekilde Türkiye'de tarımı bitirmek istiyor. Daha önce bölgede üretici dostu Güneydoğu Birlik vardı. Güneydoğu Birlik, üreticilerin biberlerini maliyetinin üzerinde kar marjıyla alırdı ve satardı. Böylece üretici zarar etmezdi. Şimdi Güneydoğu birlikte kapandı. Birçok birlik kapandı. Fıstık üreticisi perişan. Biber üreticisi perişan. Tüccarın insafına bırakılmış durumda. Bu hükümet bundan önceki hükümetler, Özal döneminden bu yana Amerika ve Avrupa Birliği ortak planları, projeleri sonucunda Türkiye'de tarımı bitirmek istiyor. Ne hayvancılık kaldı, ne arpa, buğday kaldı, ne pamuk, ne de bibere sahip çıkan kaldı. Biber üreticisi perişan. Hem susuz hem tüm maliyetinin ve yarısının altında satmak zorunda kalıyorlar. Bu üreticilere bir an önce bir çözüm bulunması, en azından asgari bir taban fiyat açıklayarak üreticinin mağdur edilmesinin önüne geçilmesi gerekiyor” diye konuştu.
MERİÇ: SADECE FINDIĞA TABAN FİYAT AÇIKLAMAKLA ÇİFTÇİLERİN SORUNU ÇÖZÜLMEZ
CHP Gaziantep Milletvekili Melih Meriç ise Tarım Bakanına çağrıda bulunarak, sadece fındığa taban fiyat açıklayarak çiftçilerin sorunlarının çözülemeyeceğini, özellikle deprem bölgesindeki çiftçilerin daha fazla desteklenerek bölgenin ayağa kaldırılması gerektiğini belirtti.
Melih Meriç, bölge çiftçilerinin büyük bir sıkıntı içerisinde olduklarını ifade ederek,” Gaziantep'in tüm ilçelerindeki üzümünden, fıstığından tutun, biberinden tutun ne üretirseniz üretin, bütün çiftçilerimizin hepsi perişan. Bu ülke hepimizin. Bu vatan hepimizin vatanı. Bir şekilde bu üreticilerimize, çiftçilerimizi desteklemek gerekiyor. Bir tek fındık taban fiyatını açıklamakla bu memleketteki çiftçilerin sorununu çözemezsiniz. Gaziantep’in İslahiye ilçesi Türkiye'nin depremden en fazla etkilenen ilçesi. Buna rağmen bu kadar duyarsızlık kalınmasına bir Türkiye vatandaşı olarak çok üzülüyorum. Bir an önce tüm yetkililerin özellikle Sayın Tarım Bakanı'ndan tekrar tekrar rica ediyoruz. Gaziantep çiftçileri, üreticileri çok büyük sıkıntı içerisinde. Buna bir an önce çözüm bulmak zorundalar. Bu bir vatan borcudur. Özellikle Tarım Bakanlığının bu vatan borcunu ödemesini istiyorum” şeklinde konuştu.
ÇALIŞANLARIN ÇOĞUNLUĞU SURİYELİ, İSTEDİKLERİ ÜCRET OLMAZSA GERİ GİDİYORLAR
Bu arada, biber üreticileri, depremden sonra bir çok insanın ilçeyi terk ettiğini, bu nedenle tarlalarda çalıştıracak günlük amele bulmakta da zorlandıklarını, çalıştıracak günlük yevmiyeci (Amele) bulamadıklarını da dile getirerek,” Yok işçi yok. Bulduğumuz amele on katı fiyat istiyor. Hep Suriyeli geliyor, İstediği fiyatı vermezsek çekip gidiyor. Mecburen tarlada ürün kalmasın diye toplamak zorunda kalıyoruz. Topladığımız ürün de işçi maliyetini karşılamıyor. Üreticinin mağduriyetine yol açan bu uygulama bir an önce sonlandırılmalı. Bir asgari taban fiyat verilmeli.
İŞÇİ MALİYETİ, ÜRÜN MALİYETİNİN DÖRTTE BİRİ
Ürettiğimiz biberin fiyatı şu an 18 ile 20 lira arasında. Ancak biber toplamak için tuttuğumuz işçinin maliyeti bu fiyatın 4’te birine denk geliyor. Bunun akaryakıtı, gübresi, sulamak için harcanan elektrik parasını üst üste koyduğumuzda zarar ediyoruz. Ürünü tarlada kaldı demesinler diye mecburen topluyoruz ve zararına satıyoruz” dediler.
FAHİŞ ELEKTRİK FATURALARI GELİYOR
Biber üreticileri, en büyük sorunlarından birisinin de tarlalarını sulamamak için kuyulardan su çekerken harcadıkları elektriğe aylık 150 ile 200 bin lira arasında faturalar geldiğini, ürettikleri biberi satamadıkları için faturaları ödeyemeyince de elektriklerinin kesildiğini ve tarlaların susuz kaldığını ifade ettiler.
Deprem sonrası bölgeye destek açıklamalarının yapıldığını ancak hiçbir destek alamadıklarını vurgulayan biber üreticileri,” Güya biz deprem bölgesindeyiz ve bize destek veriyorlar. Hiçbir destek yok. Su da yok. Bir fatura iki yüz elli milyar geliyor. Biz bunu nereden getireceğiz? Malımızı satamıyoruz. Satamadığımız için da faturaları ödeyemiyoruz. TEDAŞ'ta gelip elektriklerimizi kesip gidiyor. Bir fatura iki yüz elli milyar. Bir çiftçi, iki buçuk, üç ton biberi satarsa ancak bu faturayı ödeyebilir. 3 – aylık faturayı üst üste koyduğunuzda en az 800 bin lira elektrik faturası ediyor. Bu yıl hava ve iklim şartları ve üstüne de su da olmadığı için biz bir hasat döneminde 800 bin liralık ürün üretip satamıyoruz ki” diye dert yandılar.
Haberle ilgili henüz yorum yapılmamıştır.