Artan polis şiddeti meclise taşındı

HDP Gaziantep Milletvekili Mahmut Toğrul, Kovid-19 salgını sürecindeki sokağa çıkma kısıtlamalarında halkın maruz kaldığı polis şiddetine ilişkin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yanıtlaması için Meclise soru önergesi verdi.

HDP Milletvekili Mahmut Toğrul, Meclise verdiği önergede, Kovid-19 salgını bahane edilerek polis şiddetinin sistematik bir şekilde arttığını ifade etti. İçişleri Bakanlığının polis şiddetini "münferit vaka" olarak tanımlamasını bu duruma zemin hazırlığı olarak nitelendiren Toğrul, "Gaziantep gişelerinde durdurulan Diyarbakır’a ait bir otobüs firmasından polisler tarafından indirilen bir genç yurttaş herkesin gözü önünde darbedilerek gözaltına alınmıştır. O an orada bulunan yurttaşların çektiği darp görüntüleri basında da yer almıştır. Daha önce Nusaybin, Sultangazi, Eyüp, Sultanbeyli, Zeytinburnu, Adana, Çorlu, Cizre ve Edirne’nin Keşan ilçesinde yaşanan polis şiddeti görüntüleri yine kamuoyuna yansımıştı. Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Dokümantasyon Merkezi’in verilerine göre, 11 Mart-28 Mayıs tarihleri arasında koronavirüs salgını nedeniyle alınan sokağa çıkma yasakları ve diğer tedbir ve kısıtlamalara uymadıkları gerekçesiyle 78’i polis ve bekçi; 3’ü belediye zabıta memuru tarafından olmak üzere en az 81 kişi şiddet, işkence ve kötü muameleye maruz kalmıştır" dedi.

Toğrul, Bakan Soylu'ya şu soruları yöneltti:

1- Türkiye’nin taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 3. Maddesinde geçen “İşkence ve Kötü Muamele” yasağına aykırı bir şekilde hareket eden kolluk kuvvetleri hakkında herhangi bir ceza yaptırımı yapılmakta mıdır? Eğer yapılmamışsa neden yapılmamıştır?

2- İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 5. Maddesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 3. maddesi neden uygulanmıyor?

3- Bakanlığınızca ülkede süregelen kolluk kuvveti şiddeti, kötü muamele ve işkence vakalarının son bulması için bir çalışma yürütmekte misiniz? Kolluk kuvvetleri tarafından uygulanan darp, işkence, kötü muamelenin sona ermesi için alınan önlemler nelerdir?

4- Anayasa'nın "17'nci maddesi oldukça açık bir ifadeyle "Kimseye işkence ve eziyet yapılamaz; kimse insan haysiyetiyle bağdaşmayan bir cezaya veya muameleye tâbi tutulamaz" denmesine rağmen Türkiye'de neden şiddet ve işkence vakaları bulunmaktadır?

5- Güvenlik güçlerinin faili olduğu suç ve insan hakları ihlallerinden dolayı neden yargılanmamaktalar? Kolluk kuvvetlerinin karıştığı şiddet olaylarının üstü neden kapanmaktadır?

6- Gaziantep gişelerinde durdurulan Diyarbakır’a ait bir otobüs firmasından polisler tarafından indirilen bir genç yurttaş polis tarafından darp edildiği iddası doğru mudur Gaziantep'te söz konusu gence işkence eden kolluk kuvvetleri hakkında bir soruşturma veya işlem başlatılmış mıdır ya da başlatılacak mı?

7- Kolluk kuvvetlerinin yurttaşlara yönelik keyfi şiddet ve kötü muamele talimatı kim ve kimler tarafından verilmektedir? Kolluk kuvvetleri neden şiddete başvurmaktalar? Kolluk kuvvetlerinin güç kullanmadaki pervasızlığının nedeninin “cezasızlık politikası” olduğunu düşünüyor musunuz?

8- Kolluk kuvvetlerinin karıştığı şiddet olaylarındaki artışın en önemli nedenleri nelerdir? Kolluk kuvvetlerinin şiddete başvurması ile iktidarın söylemleri ve politikaları arasında bir bağ olduğunu düşünüyor musunuz?

9- Devletin taraf olduğu AHİM ve uluslararası sözleşmelerden doğan yükümlülükleri neden yerine getirmiyorsunuz? Türkiye'nin yerine getirmekle yükümlü olduğu uluslararası sözleşmeler ve Anayasa’nın ilgili kanun maddeleri neden uygulanmıyor?

10- 2019-2020 yılları arasında işkence, darp, kötü muamele nedeniyle hakkında soruşturma açılan kaç kolluk kuvveti mensubu bulunmaktadır?   Son dönemlerde işkence, darp,  kötü muamele nedenleriyle hakkında şikâyet bulunan kaç kolluk kuvveti mensubu vardır?

---